• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (9.00)
ilk kitap sarı - serdar şekerci
sarı çamurun ortasında, dipte. bulutlar birleşiyor gökyüzünde, kaldırıp kafasını bakıyor sarı. avuçları yukarı dönük, ellerini iki yanına açıyor. “yağ,” diyor. balıklar çamurda can çekişiyor. bir kuyunun dibinde gibi, çamur yavaşça ona akıyor. ama o olduğu yerde batmadan kalıyor. bacaklarını yalayıp onun da altına akıyor çamur. ayakları hiçbir şeye basmıyor. bu dev çamur vadisinin dibinde parlıyor sarı.

içinde neden yazıldığına dair sırrı ancak nefesini tutarak okuyanların erebileceği o sırrı barındıran bir metin ilk kitap: sarı.

ölüme giden son on saniyenin nasıl ölememek kadar uzun sürdüğünü, gelecekte son nefesini vereceği boğaz köprüsü’nün göz hizasından anlatıyor serdar şekerci.


sol bileğindeki ölümsüz dövmesine verev bir jilet atan bir kahraman, avucunda sıktığı fotoğrafla adalar'a doğru denize bırakırken kendini, kelimeler sert bir örsün üzerinde kızarmaya başlıyor ve hepimizi yakacak ateş olan son infilaka kadar bu böyle sürüyor.

ilk kitap: sarı öyküsü ve anlatımıyla sarsıcı bir roman.


  1. sarı, yeşil, pembe, mavi, kırmızı renklerinin karakterler olduğu bir kitap bu.

    kaosun egemen olduğu zamanlarda ayakta kalmaya çalışan ve çok sevdiği kırmızıyla tutunduğu hayatın gerçekle hayalin ayırt edilmediği imgelerinin arasındadır sarı.
    kitapta anlatılan ortam, distopya türüne has nitelikler taşıyor. yer yer zaman ve mekan kayboluyor. didaktik göndermelerin olduğu kısımlar da mevcut. okurken karakterimiz sarıya dönüşüveriyorsunuz. ne de olsa hayatınızda somut ya da soyut olarak bir kırmızı olacak peşinden gideceğiniz. gökkuşağı da kitapta kahramanların renklerden olması nedeniyle mi bilemiyorum kezlerce çıkıyor karşımıza. bizim bakmamız gerekense bu kitaptaki hale gelmeye doğru giden dünyada bir sarı olarak mı kalacağımız yoksa diğerleri sürüsüne katılıp katılmayacağımızdır. insanlığın kendisini imhaya doğru gittiği açıktır. bu gerek filmlere gerek edebiyata gerek de müziklere yansımıştır. ilk kitap: sarı da gerçekten zihninizi gülümsetecek bir kitap olarak yer edinecektir düşüncesindeyim.

    sarı'nın gözlerinden yelken açalım öyleyse:


    !---- spoiler ----!

    & intihar, geride kalan dünyayı öldürmektir.

    & sarı biliyordu. duygular tekrar edilmezse unutulur. o yüzden hoşuna giden şeyleri tekrar etmeli. sevdiği yemekleri arada yemeli, filmleri tekrar izlemeli, onu mutlu eden manzaralara bakmalı. çimene çıplak ayakla basmalıydı.
    tekrar edilmeyeni buldu sonra sarı. aşk içinde bunları barındırsa da bunların fazlasıydı.
    gittiği güzel bir plajı düşündüğünde oranın kokusunu duyabilir, rüzgarını hissedebilirdi.
    güneş kremini çok severdi zaten. ama zorlasa da kendisini, bu an geçip giderdi. yaptığı sıkıcı işe döndüğünde gördüğü duvarlar, solan insanlar olurdu. yalnızca bir his geçmezdi.
    aşk onun derisinin altındaydı.
    arada kendini kesip çıkarmak istese de içinden, kırmızı, damarlarını terk etmek istemezdi.

    & hacmi belirleyen köşelerin göremediğiniz devamı olmuştur hep. beynimiz göremediklerimizi tahmin eder ve üç boyutlu bir gerçeklik yaratır. en gerçek anıyla dünya, hayallerimizin tamamladığı eksik bir görüntüdür.

    hayat ne kadar ezbere, ne kadar düzenliyse, tahminlerimiz de standart olup birbirimize benzer. aynı görüp, aynı düşündüğümüzde kolay kandırılabilir, kolay öldürülebilir oluruz.

    & tüketmeye alışmış milyarlar tüketecek hiçbir şey kalmayınca geriye birbirlerini tükettiler, çok açtılar.



    !---- spoiler ----!