1. tadı, kokusu, kurusu, yaşı... bu kadar güzel bir meyvenin başlığı neden yok diye düşünmeden edemiyorum. dünya' ya bile incir bizim kapılarımızdan açılıyor, hatta %50 gibi bir oranda ihracatı oluyor. anavatanı türkiye ' de aydın. ^:burada aydınlı vatandaş açıklama yapsın :)^

    ocağıma incir ağacı diktin; incir dalından düştün... gibi pek çok olumsuz deyimi içinde nasıl barındırdığını da anlamış değilim. ve evet rahmetli dedeciğim tam da bizim bahçeye, evin girişine bir incir ağacı ekmiştir. yazın yaprakları o kadar örter ki her yeri, o sıcaklarda nefes aldığınızı sadece o ağacın altında hissedersiniz.

    son derece geniş ve kalın yaprakları vardır, ham incirden çıkan reçine yine yakıcı ve yapışkandır. siğiller için de kullanılır, not düşeyim.

    bizzat ağaçtan yemeyi severim ve ömrümce hiç satın almadım, yaşını tabi ki. kurusu her dönem favorim. ama abartmamak gerekiyor. yani nasılsa güzel, ben şunu bir cevize sarıp sarıp yiyeyim derseniz vücudunuzu çılgına çevirebilirsiniz. şeker oranı çok yüksektir. antalyalı arkadaşımın annesi, kekikli suda kuruturdu ayrıca aklıma geldi de, ne güzel bir tattı o. kokusu desen çok başka; incir ve kekik..

    minik yeşil incirler var bir de. onların da daha farklı bir kokusu var. reçel yapımında daha çok kullanılıyor.


    kuru incirin özellikle son dönemde artan popülaritesinin altında;, kaynatılıp içilmek suretiyle kadınlarda, yumurtlamaya olumlu yönde etkilerinin olduğunun pek çok ünlü kişi tarafından söylenmiş olmasına bağlayabiliriz.