1. genelde kıymeti bilinmez. onlara derdinizi anlattıkça, içinizin karanlığını aydınlatmak için mum gibi yanar ve eritirler kendilerini. başkalarının dertlerini de kendilerine dert edinirler ama kendileri üzgün, mutsuz olduğunda etrafında onu teselli edecek kimse yoktur. böyle böyle de hayata küser, ya eriyip giderler ya da onlar da dark side' a geçer.
  2. mutlu insanlar. sürekli şikayet etmeyen, mızmızlanmayan, içi fesat ve yalancı olmayan insanlar. yardımseverlik arttıkça, güleryüzlü oldukça çevrende ki insanlar da daha mutlu olur. yoksa sabah sabah oflayan, poflayan insan iyi gelmez bünyeye.
    ozumm
  3. hayatı seven insanlar hep iyi geldi.
    çünkü onlar hep mutlulukları çoğaltıp, hüzünleri azalttılar.

    küçük şeylerden mutluluk çıkartıp, birbirimize destek olduk onlarla.
    hangimiz biraz tökezledi ise, tutup kolundan ayağa kaldırdı diğeri.

    velhasıl;
    "insan dediğin bir tuhaf yaratık. en hızlı başka bir insanla şarj ediyor kendini."

    tek sorun yanımda, yöremde değil de; dağların ardında olmaları.
    o sebepten ki;
    yollar hiç bitmiyor...
    ah o yollara olan özlemler de tabii.
  4. dostlardır be sözlük, hele uzun süredir görüşemediğin bir dostunla bir araya gelmek insana gerçekten iyi gelir. hem dost sesi başkadır. hiç değişmez, hiç eskimez.
  5. sohbetine doyum olmayan, benzer konularda ilgi ve bilgi sahibi olduğunuz, paylaştıkça birbirinizi yükseltebileceğiniz çoğu insan size iyi gelen insandır.

    bunun bir başka boyutu daha var tabi, günümüzün rekabetçi bakış açısıyla yaşanan hayatlarında, insanın kendisi kadar başarılı olamamış herkes o insana iyi gelebiliyor. yani siz kendinizden iş olarak, oluş olarak, kendiyle barışık olması olarak ne derseniz diyin, sizden daha "kötü" durumda olan birisini gördüğünüzde iyi hissedebiliyorsunuz.

    herkes bunu yapıyor, uçundan başından bir yerden kaçıyor ve kendinizi öyle bir durumda iyi hissederken bulabiliyorsunuz, mücadele edin, böyle bir durumda iyi hissetmenizin ne kadar kibirli, ne kadar kötü bir şey olduğunu fark edin.
    kimbo
  6. benim anlatmamdan ziyade ben onları dinlerken beni yormayan insanlar iyi geliyor bana.

    akıldan bir düşünce geçince ağızdan çıkana kadar bir süre var. kendi kendini bile çürütecek ölçüde turarsız olmamalı bir insan. biraz sorgulayınca söylediklerinin nedeni, niçini yok. benim karşıma bazen hatta çoğu zaman bu tip insanlar çıkıyor. bir şeyler anlatıyor ama söyledikleri sorgulandığında, anlattıkları özünde ben önemliyim, ben bireyim, benim duygularım var, böyle hissediyorum, ben böyle düşünüyorum, bana böyle düşündürttü, böyle olması benim için daha uygun yani benim çıkarıma, ben, ben, ben, ben...

    bir tart bakalım ettiğin lakırdıları. ne kadar tutarlı, ne kadar kendi içinde bir mantığı var.
  7. tanım yapmayalım, tanımlanamaz bir durum bu bence, sadece öyle hissedebilirsiniz, nedenini bilemezsiniz; ya da bilirsiniz, ne bileyim^::)^ "birbirine iyi gelen insanlar" değil de insana iyi gelen insanlar durumu mevcut ise bir yerinden kopar, evet işteş fiiller daha iyidir.
    mesut
  8. kaybedilmemesi gereken insanlar. ben insanın ikinci ailesinin arkadaşları yani kendi seçtiği kişiler olduğunu düşünüyorum ve hayatta yaşanan bir sürü probleme bi yerden sonra onlarla göğüs geriyorsunuz. canım ne zaman bi şeye sıkılsa beni sonsuz mızmızlanmamla çekecek bir avuç insan biriktirdim hayatımda. öz ailem kadar değerlilerdir benim için ne eksik ne fazla. çok seviyorrruuum tesadüfen okurlarsa dursun burda.
  9. içinde bulunduğunuz ruh haline girip sizi o alemden çıkartması gerekiyorsa çıkartan, kalmanız gerekiyorsa sizi oradan çıkartma ihtimali olan her şeyi sizden uzakta tutan, size yakınlaşan tehlikeleri alıkoyan, hayatı yaşanılır kılan güzel insanlardır. nitekim, iyi insanların iyi develere binip gitmesi durumunu göz önüne alınca, henüz develere binmemişlerin olduğunu görmek mutlu ediyor.
    ilgaz
  10. vardır belki böylesi..uzaklarda , masallarda filan. uyanılmaz uykularda kimbilir..
    zahle