1. internetin ilk yaygınlaştığı dönemlerden kalma bir terim. ben daha ufacıkken, bilgisayar evden çok çok uzaklardayken, televizyondan duyardım bu terimi. sonra eve bilgisayar ve dolayısıyla internet geldi ama ben o yıllarda yine sörf yapmadım. hep oyun oynayıp msn'de takıldım.

    şu zamanlardaki internet kullanım şeklime bakıyorum; sörf olarak adlandırılır mı bilmiyorum ama bir niteliksiz kullanım söz konusu. bir sayfayı aşağıya kaydırmak suretiyle dakikalarımı veya saatlerimi harcayabiliyorum. gözlemlerime göre hepimiz sosyal medyanın gelişimiyle bu noktaya gelmişiz.

    aklımdaki asıl soru şu: neden böyle boş boş internette dolaşmak hoşumuza gidiyor da iki satır nitelikli bilgi okumak veya kitap okumak hoşumuza gitmiyor? neden internette boş boş dolanırken saatlerimizi harcayabiliyoruz da kitap, dergi, makale okurken saatleri harcamak daha zor geliyor? beynin hangi mekanizması zevk alıyor da kilitlenip kalıyoruz? sihir bu parlak, ışıklı ekranlarda mı?
  2. çağımızın hastaligi olan hizli tuketim ile alakalidir. insanoglu doyumsuz acligini boyle gidermeye calisiyor. bir o sayfaya bir bu sayfaya saldiriyor. yiyor, sömürüyor, tuketiyor... oyle bir tuketiyor ki, 5 dakika once hangi sayfada gezindigini hatirlamiyor.

    kitap okumak acligimizi gidermiyor. az surede cok daha fazla sey gormek istiyoruz. oradan oraya atliyor, careyi yapay ve yarim yamalak tatminlerde ariyoruz.

    sonrasinda bu karakterimize isliyor. insanlar tek eş ile mutlu olamaz hale geliyor ve basliyor diger karsi cinsler uzerinde surf yapmaya. tuketim bizi insanligimizdan uzaklastirip bir hayvana donusturuyor.

    ayrica, surf yapmak unutkanliga sebep oluyor. unutkanlik probleminiz varsa hemen surf yapmayı, forum ve sözlüklerde gundemdeki konulara surekli bakip durmayi kesin. telefonu elinize almadan neye bakacaginizi bilin. yoksa internet denen çöplük onunuze bir suru cop cikarip hafizanini elinizden alacak ve tamamen copluge cevirecek.