-
- okudum
- okuyorum
- okumak istiyorum
-
youreads puanı (9.50)
''bir agustos sabahi, ismail, necm'e söyle dedi: 'hayatim uykuda geçti, rüyalarimda nesimî, fazlullah, sabbah, ismail, aktar, dedem cüneyd ve atam haydar dolasti. ne ögrendiysem bu rüyalardan ögrendim. bunlarin kimi kiliçla, kimi atesle öldürüldü. kimi de bir av hayvani gibi kovalandi. kaçip gizlenmek zorunda birakildi. artik felegin bu oyununu oynamayacagim. av bitti. simdi avci benim. hepsi için avci benim.''
-
okuyun, okutun. -
içerisinde şöyle bir bölümü barındıran kitap.
"nasıl?" dedi ismail, "şeytana nasıl haksızlık ediyoruz?" "kuran'ı hatırla," dedi necm. "hatırlıyorum" dedi ismail. "hatırlıyorsun ama yanlış yorumluyorsun" dedi necm. "allah adem'i yarattı ve meleklerden ona secde etmelerini istedi, bir tek iblis secde etmedi, o yüzden lanete uğradı değil mi?" dedi necm. "evet" dedi ismail. "peki, iblis niçin secde etmedi?" "büyüklendi, adem'in topraktan, kendisinin ateşten yaratıldığını,ateşin topraktan üstün olduğunu söyledi, kıyas yaptı, kibirlendi," dedi ismail. "hayır," dedi necm, "bunu söyleyenler yanılıyor. doğrudur, iblis allah'ın emrine karşı geldi, ama bunu allah'a duyduğu aşk nedeniyle yaptı. bu aşk, onun başka bir varlığa secde etmesini engelledi. lanetlendi, ama aşkı için lanetlendi." "ama," dedi ismail, "allah allah adem'i kendi suretinde yaratmadı mı?" "bu senin, benim için böyle," dedi necm. "unutma ki, iblis bir melekti ve aradaki farkı görüyordu. allah her ne kadar insanı kendi suretinde yarattıysa da, ışığın kaynağındaki parlaklığıyla uzaktaki parlaklık aynı değildi ve iblis bunu fark ediyordu. böylece allah'a, adem'e secde etmemesinin haklılığını göstermek için uğraşa girişti. artık onun için tek amaç, insanın eksikliğini, hiçbir zaman ışığın kaynağı kadar parlak olamayacağını sevgilisine göstermek oldu. bunun için insanların eksikliklerini açığa çıkardı, o eksiklerin açığa çıkması için tahrikçilik yaptı, ama bunlarda amacı hep aşkının haklılığını kanıtlamaktı."...
devamını merak edenleri kitabı okumaya davet ediyorum.
şah ismail ve yavuz hakkında bir çok kitap var ancak en çok bilineni sanırım, iskender pala'nın şah & sultan adlı eseri olması lazım. reha çamuroğlu'nun ismail romanı ise yavuz ve şah ismail arasındaki kavgadan azade olarak şah ismail'in iç dünyasına daha fazla odaklanmış. en azından, kurgunun bu yönde yapıldığını söyleyelim çünkü neticesinde bunların hepsi birer roman. dönem romanlarına meraklı arkadaşlara, bu iki kitabı arka arkaya okumasını tavsiye ederim. kanaatimce, ismail muadillerine göre çok ama çok ilerde bir kitap. baskı olarak, sanırım, cep boyu da var fakat benim gibi cep kitaba karşı ön yargılarınız var ise, normal boy seçeneği de mevcut ancak biraz zor bulunuyor. ben normal boyutta olanını bir sahaftan bulabilmiştim. yine de aramaya ve okumaya fazlasıyla değer.
kitapçınızdan ısrarla isteyin... -
bir şeyhin nasıl şah olduğunu anlatan reha çamuroğlu romanıdır. reha çamuroğlunun hoşuma giden üslubu, duruluğu ve tarafsızlığı bu kitabıyla gözler önüne serilmiştir. "bir derdim var bin dermana değişmem" deyişinin sözlerini yazan bir insan, bize ilkokulda tarih derslerinde anlatıldığı gibi kötü olamazdı zaten.