çok iddialı gelebilir lakin söylemeden edemeyeceğim; bulduğu her şeyi israf eden insanlar gözümde çook kalitesiz. mevzu bir de yemekse ben cidden çok hassas oluyorum. üstelik bunun pis boğazla hiç bir alakası yok.

günümüz gıda sektöründe kaliteli ve sağlıklı beslenmek öyle zor ki.. fiyatlar cepleri yakıp tutuşturuyor. alın işte, burger denen canavarda iki tavuk burger, büyük seçim patates-içecek 8,5 tl olmuş. daha da düşer; çünkü geçici sarhoşluk veriyor, çünkü kalitesiz. ama o paraya iki şey anca alabiliyorsunuz. muzun kilosu zaten o fiyata.

neyse pahalı demek istiyorum, alım gücü düşük olanların ya da zamanında çok kötü olanların bu israflarına şahit olmak ben de saç baş yolduruyor. pintiliği hiç sevmeyen bünyem, yemeklerin bu denli cömertçe gözden çıkarılmasına razı olmuyor. yere düşen ekmek kırıntısı sadece günah diye düşünülmeden, o ekmeğin geçtiği bir çok aşama, ekmek olana kadarki macerası.. onu orada kıymetli yapan elbet.

insanın yiyeceği kadarını hesap etmesi zor olmamalı yada maymun iştahlı olmamalı, ondan ona. zamanında teneffüslerde elma yediğimizde türkçe öğretmenim kenarlarında bolca bıraktığımız elmalar için sitem eder, doğru düzgün yiyin onları derdi. bizim burada çok tabi dışarıda taneyle satıyorlar onları biliyor musunuz derdi; kulakları çınlasın.

hayata karşı özenli ve çabuk tüketici olan insanın; her anında bu tavrı sergilediğini düşünüyorum ben. çabuk harcayan ve sıkılan tipler olarak bende zuhur ediyorlar. keşke kıymet bilseler.