fazıl say'ın istanbul adına yazdığı senfonidir. dünya'da adına senfoni yazılmış başka şehirler varken istanbul'un olmaması düşünülemezdi. böyle bir eseri de elbette fazıl say yazmalıydı zaten. oryantal enstrümanların da yer aldığı orkestraya yepyeni bir alet daha katan fazıl say ustalığını konuşturmuş adeta. boğazın kenarına vuran dalga seslerini andırmak için içinde farklı boyutlarda kumlar bulunan bir alet tasarlatmış. senfoninin girişinde ve sonunda kendisini duyuyoruz.

senfoni istanbul'u baştan sonra çok iyi anlatıyor kesinlikle. şurası eksik kalmış denilecek hiçbir şey yok. her melodi görevini layığıyla yerine getiriyor. eser nostalji, tarikat, sultan ahmet camii, hoş giyimli genç kızlar adalar vapurunda, haydarpaşa garı’ndan anadolu’ya gidenler üzerine, alem gecesi ve final bölümlerinden oluşuyor. senfoni dinlemeye alışık olmayanlar için uzun bir eser gibi gelebilir ama oturup dinlenilmesi gerekir bence.