• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (6.00)
kaktüs çiçeğinin sürgünü - ismail keskin
mahallenize vakum bombası düşse... yurdunuzdan sürgün edilseniz... kirli savaşta masum bir çocuk olsanız... turist olarak gezdiğiniz ülkeye mülteci olarak sığınsanız... ve yanınıza bir avuç toprak parçasından başka alacağınız hiçbir şeyiniz olmasa! siz ne yapardınız?

rima'nın artık bu dünyada sahip olduğu tek eşya üzerindeki pembecik entarisiyle pabuçlarıydı. bilinmeze doğru çıkacakları sürgün yolculuğunda yanına alabileceği ne bir valizi ne bir çantası ne bir poşeti vardı, ne de bunların içini doldurabileceği eşyası. sadece entarisinin küçücük cepleri. sarılıp vedalaşabileceği bir insan ya da bir meyve ağacı da yoktu. köşede dikenleri ve rengini yitirmiş çiçekleriyle boynu bükük duran bir kaktüs sadece... dikenlerine aldırmadan ve hiç tereddüt etmeksizin kaktüs çiçeğine sarıldı, dibinden bir avuç toprağı pembe entarisine doldurdu.

"güle güle kaktüs! güle güle suriye!"

Bu başlıkta favorilenen yorum bulunamadı.