1. ingilizcesi "public management" olan kamu işletmeciliğinin başlangıcını kamu yönetimi disiplinin başlangıcıyla eş tutanlar olduğu gibi bu yaklaşımın 1970’lerde filizlendiğini savunanlar da bulunmaktadır.

    temel gayesi, piyasa dostu, minimal devletin işletmevari tekniklerle yürütülen kamu yönetimidir.

    kamu işletmeciliğinin kökleri 19.yy. sonu ve 20.yy. başlarında abd’de ortaya çıkan modern idari devlete yönelik bilimsel çalışmalara dayanmaktadır. bunun daha da geçmişi, kameralizm çalışmalarına dayandırılmaktadır. kamu yönetimi ile kamu işletmeciliğinin aynı olduğunu savunanlar da vardır.

    kamu işletmeciliği, çeşitli düzeydeki kamu kurumlarının yönetim süreci ve işlevleri ile ilgilenir. kamu yönetimi bir iştir. mesele, örgütün ya da kurumun iç işleyişine odaklanmaktadır.

    wilson ile başlayan kamu yönetimi disiplini anlayışında, kamu yönetimi, hükümet/devletin yönetim fonksiyonlarından siyasetin dışlanması ile gerçekleştirilir.

    bilimsel yönetim okulunun girişimci/işletmevari tekniklerinin yaygınlaştığı dönemle çağdaş olan bu düşünceler aslında kamu işletmeciliğiyle ilintilidir. kamu işletmeciliği ile kamu yönetimini hemen hemen aynı gören bu anlayış 1950’lere kadar baskın haldedir. ancak ii. dünya savaşı sonrası başlayan refah devleti uygulamaları ve keynesyen iktisat öğretisi ışığında bu durum değişir. artık kamu yönetimi, siyasal ve ekonomik alanla daha iç içe, tamamlayıcı bir alan olarak görülmeye başlanır. kamu işletmeciliği yakın bir süre sonra yeni kamu işletmeciliğine evrilmek üzere thatcher ve reagen dönemlerinde 1980-90'larda kurumsal altyapısını netleştirerek ve adını da koyarak neoliberalizmle birlikte yükselir.

    kamu işletmeciliğinin, kamu yönetimi kadar geniş bir anlama ve içeriğe sahip olmadığı, kamu işletmeciliğinin sadece örgüt içi işleyişle sınırlı olduğu ancak kamu yönetimine böyle bir sınırlama getirilmemesi gerektiği düşüncesi bu iki alanı ayrı olarak görenler tarafından savunulmaktadır. kamu kurumlarının yönetimini, işleyişini ilgilendiren her tür siyasal, sosyal, kültürel ve hukuksal çevre kamu yönetiminin ilgisi dahilindedir.

    kamu yönetimi ile işletme aynı niteliklere sahip değildir. kamu yönetiminin, özel örgütten farklı olan demokrasi, güçler ayrılığı, bireysel haklar, çoğulculuk, kamu yararı/çıkarı, kolektif mallar, bilgiye serbest ulaşım, temsil edilebilirlik, fırsat eşitliği ve eşit muamele gibi nitelikleri vardır. işletme yaklaşımı en iyi anlamda, örgüt kurucularının ve çalışanlarının büyük oradan maddi beklentilerini ençoklaştırmayı hedef alır.(ki bu durumda da genellikle terazi işveren tarafındadır)

    kamu işletmeciliği, kamu politikalarının örgütsel seviyede uygulanması üzerine düşünmeyi ifade eder. kamu işlerinin şekillendirilmesinde planlama, örgütleme ve kontrol, kamu yöneticilerinin temel araçlarıdır. kamu işletmeciliği, düşünceleri ve politikaları eylem programlarına dönüştüren yönetsel araçlara, tekniklere, bilgiye ve yeteneklere odaklanır. bu aslında verimlilik kaygısının dayattığı gereksinimi karşılamaya yönelik bir çabayı ihtiva etmektedir. çalışanın en fazla faydayı sağlayabilecek teknik ve yöntemleri belirlemek, öngörülebilir davranış kalıpları ile varoluşunu devam ettirmek/geliştirmek (sermaye birikimi ve sermayenin yeniden üretilmesi) için emeğin yeniden üretilmesine ihtiyaç duyar.

    emeğin yeniden üretilmesi sürecinde, çalışana ya da emekçiye sağlanan sözde haklar kamusal alanda var olan kamu yararı, sosyal haklar gibi kavramlara benzetilmeye çalışsa da aslında bu bir gizlemedir. diğer bir tabirle, bu iki anlayış arasındaki kesişim işletme mantığının kapsayıcı ya da tatmin edici nitelikleri barındırıyor olmasından epeyce uzaktır.

    kamu işletmeciliği piyasa toplumunun gereksinmesinden doğar. işletmeci teknikleri verimli şekilde yönetme kaygısı ile zaman ve mekanının evrenselleştirilmesi için çaba sarf eder.

    tarihsel ve ekonomik koşulların toplumun niteliğini ve paradigmaları yönlendirişi göz önüne alındığında benzer bir dönemde ortaya çıktığını varsayılan kamu yönetimi ile birbiri yerine kullanıldığını görmek şaşırtıcı olmamaktadır.
    ozee
  2. gerçek anlamı dışında "milleti işleten adam" olarak algıladığım söz öbeğidir.
    işte bu troll olsun, kolpacı olsun, artık adını sen koy; şaka gibi adamların yaptığı iş.
  3. şu anda ve hatta uzun süredir en karlı kamu işletmemiz tigem'dir.