sırasıyla antakya, istanbul sağmalcılar, burhaniye ve izmir buca'da hapis yatmış bir ingiliz'in anıları olarak özetlenebilir.
cezaevlerindeki yaşam hakkında bilgi edinmek için fena bir kaynak değil ama çok da detaya inmiyor. genel olarak, bu danyboy sanki karşımıza oturmuş da "aa bir de şu olmuştu bak," diye kronolojik bir şekilde bize anılarını anlatıyor gibi ilerliyor. kitabın roman kısmı bir, iki paragraflık öykülerin birleştirilmiş hali gibi.
bazı detayları sondaki öyküler kısmından yakalayabiliyoruz; özellikle kedili öyküyü epey sevdim.
son olarak; bu kitaptan psikolojik tahliller, sağlam betimlemeler beklenmemeli.

kitabın yazarıyla ilgili;
daha önce esrar suçundan iran, pakistan, afganistan, isveç ve fas'ta hapis yatıyor. 1975'te suriye sınırında yakalandığında idam cezasına çarptırılıyor. cezası önce müebbete, sonra 36 yıla indiriliyor. tahliye olduktan sonra da sürekli türkiye'ye gelip gidiyor ve 2002'de babası da ölünce bodrum'a yerleşiyor.
2007'de bodrum'daki evinde bir ihbar üzerine arama yapılıyor. evde esrar ve hint keneviri bulunuyor. bundan 1000 tl kefalet ve tutuksuz yargılanmayla kurtuluyor.
2 sene sonra türk vatandaşlığına geçmek için başvuruda bulunuyor. mahkeme ise sicil kaydının kabarıklığı ve oturma süresinin dolması nedeniyle hakkında sınır dışı edilmesi kararı çıkarıyor. ingiltere'ye dönüyor ve orada ölüyor.