1. dünyanın en güzel duygularından biridir kardeşlik. abim her sabah işe giderken beni öpüyor. unutunca geri dönüyor öpüp öyle gidiyor. uykumda bunu hissetmek çok güzel. bi de fake hesap açmış sevgilimi takip ediyor, benim bilmediğimi sanıyor ama biliyorum. hem gözü üstümde hem de çaktırmıyor abicim.

    çocuklarınızı kardeşsiz bırakmayın anne babalar. çok güzel bir duygu.
  2. tek çocuk olmanın faydaları çok ama bazen acaba diyorum. acaba olsaydı daha mı iyi olurdu, yalnızlığımı paylaşacağım, canımı sıkan her şeyi anlatabileceğim bir ablam olsun isterdim.
    ya da kız ikizim olsun o da olumlu. tek sıkıntı birisini bulunca olurdu çünkü paylaşmak istemezdim, kıskanırdım (özellikle piç birini bulsaydı sıkıntı olurdu, gözüm tutarsa daha az kıskanırdım).
    wtf
  3. burunda tüten...
  4. hele de arada yaş farkı çoksa en küçüğü gözünüzde asla büyümeyecek olandır. abla, abi ya da diğer kardeşlere karşı duyulan hafif kıskançlık soslu dostluk yerini şefkate, ilgiye ve kabul edelim büyüklük taslamaya bırakır. hep ona destek olacağınızı, arkasını toplayacağınızı, koruyup kollayacağınızı, hayatını kolaylaştırmaya çalışacağınızı düşünürsünüz ama gün gelir düştüğünüzde uzatılan el onun eli olur. o an fark edersiniz çiçekler açarak üstünüze koşan kelimeleri "büyümüş."
  5. her abi gibi ben de bazı zamanlar tek çocuk olmak,tek çocuk olmanın verdiği avantajlara sahip olmak istemişimdir ama kardeş sevgisi de bir başka tabi ki.

    bir de şanstır bizim ki bilmiyorum başka örnekleri de kesinlikle olabilir,kardeşimle ben 4 yıl arayla aynı günde doğduk yani evet doğum günlerimiz aynı gün.küçükken bunun babamın yılda iki değilde tek pasta alarak geleceğe dönük yaptığı bir tasarruf olarak düşünmüştüm ki hala öyle düşünüyorum... bir ihtiyacı olduğunda size gelebilmesi veya sizin bir ihtiyacınız olduğunda yanına gidebileceğiniz bir kardeşinizin olması her zaman çok güzeldir.

    yani sonuç olarak bazı zamanlar anlaşamasak da genelde bir kardeşim olduğu için her zaman memnuniyet duymuşumdur.
  6. bazen kızıyorum, sinirleniyorum ama bunları ben yaparım başkası en ufak bişi diyecek olsun kardeşime yada onu üzecek olsun dünyayı yakarım...

    bu hafta sonu en yakın arkadaşının düğünü vardı. ve 3 eski sevgilisi evlenmiş olarak bu düğünde olacaklardı. oha dedim bu nası bi şans. üç eski sevgiliyle karşılaşmak ve tabi eşleriyle. bu arada iki tanesi ve bizimki nikah şahidi aynı zamanda.

    kardeşim diye demiyorum cidden taş gibi olmuş elbisesi, saçı vs... zaten düğünün tadını bizimki çıkarmış. herkes bayılmış. fotoğrafçı bile gelinden çok bizimkiyle ilgilenmiş. eski sevgilisi çok güzelsin demiş. yeni yazanlar çıkmış. instagramdaki fotosu için bissürü msj gelmiş vs.. bu arada eski sevgilisinin birinin eşiyle kına gecesi aynı odada kalmışlar. kızla kanka olmuşlar. medeniyet güzel şey. iki tarafta iyi olunca aslında geçmiş gitmiş şeyler için gerilmeye gerek kalmıyor. çok iyi bir kızdı diye anlatıyor bizimki.

    neyse üzülürse diye aklım hep ondaydı ama baya egosu tavan yapmış gelmiş.
  7. aralarindaki yas farki en az 5 olmalidir. birinin duzeni rayina oturtulmadan digerine gecilmemelidir. ikiz gelirse ona yapcak birsey yok tabi.
  8. bazen tek çocuk olmak istiyorsun ama gece beraber çin eriştesi yiyip mal mal gülüp eğlenecek birileri de gerek ^^
  9. var olmamasına rağmen hasret duyduğum tek kişi ^:lütfen benim var da ne oluyor? bende olmamasını isterdim... saçmalama lütfen ne güzel teksin işte herşey senin zırvalıklarına girmeyin. ^
  10. ona minik tatlı işkenceler yapmak, bütün yaramazlıkları onun üstüne atmak, seni yolda bulduk aslında diyip psikolojisi ile oynamak falan hep serbest size.

    ama bunları ona başkası yapmaya kalkarsa gırtlağına çökersiniz. böyle de bir şey.