-
bilinmemesi ihtimaline karşın bazılarını açıklayabileceğim durumlar:
kediler uzun zaman miyavladıklarında (hani videolarda olan konuşan kedi olayı) aslında insan sesini taklit etmeye çalışıyorlar (genelde) ve size bir şey anlatmaya çalışıyorlardır (açlık, hastalık vs.) kısacası bir dertleri var.
kediler patilerini tırnaklarını çıkartıp bir yüzeye (muhtemelen kolunuz veya bacağınız olur) bastırıp bastırıp çeker, "masaj" a benzer bir hareket yaparlar. bu hareketin sebebiyse içgüdüsel bir reflekstir, kediler bu hareketi anneleri onları emzirirken süt bezlerine yaparlar ki süt daha hızlı aksın. bazı yerlerden ve kişilerden duyduğum kadarıyla "vücut sıcaklığınızdan dolayı kediler sizi annesi sanar" tarzı doğruluğu kesin olmayan bir fikir duysam da kesin olan şey kedinin bu hareketi yapıyorsa çok mutlu olduğudur.
kedilerin sürekli kutuların ve kapalı yerlerin içine girmesinin sebebiyse kendilerini güvende hissetmeleridir. buna benzer olarak yüksek yerlere çıkmaları da bölgeyi kontrol etme istekleridir. kediler dominant hayvanlar oldukları için bulundukları bölge (onlara göre) onlara aittir. aynı şekilde size yaklaşırken duvarlara, koltuk kenarlarına sürünmesi vs. de bölgeyi sahiplenme hareketidir.
bunun dışında kedilerin baygın bakması ve sonra gözlerini kırpması da "sana güveniyorum" demektir.
umarım faydalı olmuştur -
an itibariyle ben bunun içine insan kaçtığına artık inandım.
arada tv izliyor, arada yastığa kolunu koyup yan yatıyordu, şu an resmen insan gibi oturarak yalanıyor. bildiğimiz oturuyor bu kedi çocuğu. zaten bence konuşuyor da bu. resmen "defol git elleme" diyor bazen. birden başını elleyince de "ne var ?" der gibi "mırk" diyor. zaten miyavdan çok mırk diyor bizimki. allahım, resmen oturuyor ya! -
biz onu değil mesut bizi buldu. önce 2 -3 gün yan evin çatısından evi gözledi sonra bir sabah annemlerin evinin kapısında bitiverdi. ilk günler yemeğini yedi gitti, sonra birgün yine kendi kararıyla gelip dizimin üzerine yatıverdi. ben dahil hiç kimseye 8 yıl boyunca patilerini elletmedi. bense 8 yıl boyunca türlü şaklabanlıklarla, yalvara yakara o patilere dokunmaya çalıştım.
ne zaman tatil için eve gitsem kapıda karşıladı, her kavuşmamızda ilk yarım saat karşıma geçip dakikalarca yüzüme bakardı. sonradan bunun bir çeşit özlem giderme ve hafızaya kazıma yöntemi olduğunu okudum bir yerde.
geçen şubatta ara ara yaptığı gibi ortadan kayboldu. dışarısı kar, buz. 5. gün sabah geldi, gören tek gözü de kapanmıştı, yaraları iltihaplıydı. ölecekleri zaman ortadan kaybolurlar denir ya, bizimkisi evine döndü.
dönüş zamanım gelmişti, mecbur ayrıldım. yola çıkmadan önce vedalaştık. patilerini uzattı ilk kez, sevdim, okşadım.
kedilere dokunamıyorum şimdi. bu da kedi sahiplerinin ilginç davranışlarından biri olsa gerek. -
oğlan sabaha kadar yorulmasın diye bundan sonra bulaşık süngeri, alüminyum folyo ve kağıt havlu parçalarını yatağıma bizzat yerleştirip uyumayı planlıyorum. -
benimkinin küçüklüğünden beri en müzdarip olduğum davranışı kesinlikle sevilme esnasında zevkin doruklarında tor tor modundayken bir anda el, bilek, kol ne varsa koparacak derecede ısırmasıdır, yeter amk sevdiğin bi dur lan deme şekli midir nedir vardır bir mantığı elbet. -
gayet sakin bir şekilde kucağımda severken yere bırakıp odadan çıktığımda ben gelmeden önce kapının kenarına saklanıp pusu kurması, dönüşümü sinsi sinsi beklemesi, geri döndüğümde bacağımı gördüğü anda pati atıp kaçması sonra hiçbir şey olmamış gibi salına salına geri gelmesi, yanıma kıvrılıp mırlaması.