1. akıl ve ruh hastalıklarına en yakın olduğu andır sanırım. zira insanlık tarihini hep bu üst insanların yaptıkları yüzünden savaşlarla, binbir acıyla dolu.
    bir fıkrayla özetleyelim:
    adolf hitler akıl hastahanesini gezerken bir akıl hastası yanına yaklaşmış ve sigaran var mı diye sormuş.
    adolf hitler sinirlenmiş ve: sanırım tanıyamadın. ben adolf hitlerim! diye gürlemiş.
    akıl hastası hiç istifini bozmamış. hımmm! ben de de böyle başlamıştı, demiş.
    ve son söz:
    hake düşmeyince feyz almaz nebat
    mütevazi olanı rahmeti rahman büyütür.
    ( diyor ki şair, eğer bitkiler tohumlar yere toprağa düşmeselerdi, yeşerip ağaç olamazlardı. mütevazi olanı rahman'ın merhameti büyütür unutma! )
  2. hacıosman metrosu isimli yer altı piramidinin yürüyen merdivenlerini hafif tempo koşuyla çıkıp sonunda gökyüzünü gördüğüm an. kendimi kızıldenizi ikiye ayırmış musa gibi hissediyorum.
    abrek
  3. trollemek de zeka işi ama bir onu beceremeyenler gelip başlık açıyor...

    kendi adıma bazen fena halde saf olabiliyorum, ama bazen de inceyi görüp güzel bağlantılar kurabiliyorum; ortalamanın üzerinde olduğum üstün insan olduğum, ya da altında olduğum aptal biri olduğum anlamına gelmez...
  4. kendi adıma her el attığım işte başarılı olduğumu gördüğüm anlardır. hep başarılı bir öğrenci oldum. kendi çapımda bir matematik dehasıydım. matematik öğretmenleri bemim olduğum derslerde titrerlerdi çünkü bilmediklerini yüzlerine vururdum.

    sonra nasıl olduysa tıp fakültesine girdim. hiç bana göre olmasa da birincilikle bitirdim. ve kendi çapımda iyi bir doktordum. sonra sıkıldım istifa ettim.

    ticarete atıldım. üstün matematik bilgim ve girişken yapımla çok rahat başarı kazandım. sonra insan kazıklamanın bana göre olmadığına karar verdim.

    sinema sektörüne girdim. iki yılda hiç anlamadığım sinema konusunda bir otör oldum. üniversitelerde seminerler verdim.

    şimdi biraz dinleneyim dedim. dinlenirken bir roman yazdım. iletişim yayınları kitabı beğendi şu an basım aşamasında. kitabın kapağını tasarlıyorum.

    bir insan her bokta mı başarılı olur. seviyorum lan kendimi.

    not: ticarette adam kazıklamak yanlış anlaşılmış. bir malı en ucuza alıp en pahalıya satabiliyordum. üretim yok emek yok. sadece çeneyle iş yapınca kazıklamış hissediyordum üreticiyi. yasadışı bir iş yok.