• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (8.50)
kitaplardan kurtulabileceğinizi sanmayın - jean-claude carriere / umberto eco
papirüsten elektronik dosyalara, kitabın beş bin yıllık tarihinde bir yolculuğa çıkıyoruz. iki kitap âşığının, semiyolog, düşünür ve yazar umberto eco ile sinemacı ve dramaturg jean-claude carrière’in sohbeti çarpıcı anekdotlarla, hiç duymadığınız ayrıntılarla dolu. zamanda ve me¬kânda gezinirken, gerçek kişiler roman kahramanlarına karışıyor, budalalık kutsanıyor; koleksiyoncuların takıntıları, neden bazı dönemlerin çok sayıda şaheser doğurduğu, hafızamızın nasıl çalıştığı, kütüphanelerin nasıl düzenlenmesi gerektiği anlatılıyor. hatta “tavukların karşıdan karşıya geçmeyi neden bir asırda öğrendiğini” ya da kitabın neden tekerleğe benzediğini böylece öğreniyoruz. kısacası bu iki çılgın edebiyat tutkunu, her adımda hem şaşırtan hem de bilgilendiren neşeli sohbetlerine bizi de ortak ediyorlar.
nietzsche’nin deyimiyle “neşeli bilgi” var bu kitapta!
(arka kapak)


  1. kitap, jean-philippe de tonnac'ın yönetimi ile yazar eco ve sinemacı carriere'nin söyleşisi. muhabbet, gelişen teknolojinin basılı kitaplara etkisi ne olur ile başlıyor ve tamamen kitaplar üzerinden devam ediyor. ama beni kitaba asıl bağlayan olay -gayet kişisel olacak ama- kütüphanede kitabı görüp rastgele bir sayfa açtığımda ilk okuduğum şu paragraf:

    "j.-c.c: kütüphanelerimizdeki okumadığımız ve şüphesiz asla okumayacağımız kitaplarla ilgili olarak: muhtemelen her birimizde, randevumuz olan kitapları bir kenara ayırma, bir yerlere koyma fikri vardır; onlarla buluşacağızdır ama ilerde, çok ilerde, hatta belki başka bir hayatta. son saatlerinin gelip çattığını anladıklarında, proust'u hala okumadıklarını fark eden o ölüm döşeğindeki insanların sızlanması korkunçtur."

    yaklaşık iki yıldır kayıp zamanın izinde serisine başlamak isteyip sürekli erteleyen ben, carriere'nin bu söylemi karşısında adeta donakaldım, sanki kötü bir kehanet kulağıma fısıldanmış gibiydi... bu kitabı okumalıyım dedim ve... ödünç aldım. can yayınları 19 tl'ye satıyormuş aslında değer ama işte öğrencilik...

    neyse, sonuç olarak zevkle okudum. kitap inanılmaz akıcı. hep, sanki yanımda konuşuyorlar da ben de onları dinliyorum gibi bir his içindeydim ki bu da şahane bir şeydi. kitapları seviyorsanız mutlaka okuyun derim. tabi ki proust'u da...