1. abraham (ibrahim) zar zor da olsa o zamana kadar bölgesinde geçerli olan insan kurbanını hayvan kurbanına kanalize etmeyi başarmıştı. bu fikri takip eden yahudilik, hristiyanlık ve müslümanlık zaman içinde güçlenince birçok toplumda insan kurbanı tamamen unutuldu, lakin hayvanlar öldürülmekten kurtulamadılar.
    hayvanlar, fakirler et yesin diye kesilmez. hayvanlar, tanrı ya da tanrılar kan görsün, kurban hayvanlarıyla doysun ve insanları rahat bıraksın diye kesilir, yakılır veya başka şekillerde kurban edilir.
    tarih boyunca birçok toplumda var olmuş olan "kurban" eylemi, böylesine ilkel bir düşünceye dayanır. böyle bir kan festivalinin "tanrı katında" onaylanacak bir tarafı yoktur.
    rihan
  2. orijini milattan önce 6.000-7.000 yıllarına dayanan bir gelenektir. hiçbir dini motifin yeni olmadığı gibi bu da yeni bir motif değildir. tıpkı cinler, ruhlar, muskalar, büyüler, tanrıya ikram edilen ikramlar gibi tarih öncesi dönem inançlarından şekillenmiştir.

    çok eskiden, tıp bilimi henüz gelişmemişken; insanlar hastalıkların kötü ruhların bedene girmesi ve ruhun kirlenmesiyle oluştuğunu düşünürlerdi. kabilenin hekimi de bu hastalıkları kurban etme yoluyla tedavi etmeye çalışırdı. bunu da kendine özel bir takım ritüellerle yapardı: hasta kişi hekimin yanına gelir, önüne de kurban edilecek bir hayvan getirilirdi. hayvan ve hasta, karşılıklı ağızlarını açarlar ve hekim hastanın içindeki kötü ruhları sihir ile karşıdaki hayvanın bedenine aktarırdı. sonra ise hayvan kurban edilerek kötü ruhların yokedilmesi, hastanın ise iyileşmesi sağlanırdı. aynı dönemlerde iyileşen insanlara "bu kişi için kan akıtıldı" anlamına gelen tılsımlar ve muskalar verildi. böylece kötü ruhların ve cinlerin onlara bir daha uğramayacağına inanıldı.

    sonrasında tek tanrılı inanca geçilmesinin ardından hititlerde ve antik mısırda insanlar sadece kötü ruhları defetmek için değil, "tanrı bize onları yollamasın" diye de hayvanları ve insanları kurban etmeye devam ettiler. burada yapılmak istenen şey, tanrı için yeterince kan akıtılması ve tanrının daha fazla kan istememesini sağlamaktı.

    en sonunda ise bu gelenek, semavi dinler ile son halini alıp, binlerce yıldan bugüne kadar böylece aktarıldı.
  3. hayvan kesiliyor diye dine islama ifrit olmaniz cok guluncume gidiyor , sanki kurban bayrami olmasa hic hayvan kesilmiyecek ve de yenmeyecek.arkadasim kurban bayramidir hayvanlar kesilir bu hayvanin etinden fakirler faydalanir , komsular faydalanir , kesen kisi faydalanir ; parasindan satan kisi faydalanir . bunun disinda piyasadaki et fiyatlarini duzene getirir , derisiyle bircok kurum fayda saglar . daha nice toplumsal ve ekonomiksel faydasi olan bir bayrama islam hayvanlari katlediyor gibi argumanla saldirmak tam bir gerizekaliktir.koca avrupa ve amerika medeniyeti et tuketiminde ne kadar hayvani kesiyor bilmek gerekir diye dusunuyorum
    edit: ben de sonucta saglikli kosullarda hayvana eziyet edilmeden kesilmesini isteyenlerdenim , ancak halkimiz hersey de oldugu gibi bunda da maalesef cok kotu , umarim zamanla asilacaktir bu durum
  4. islama ifrit olunması hayvanların kesilmesinden ziyade son derece ilkel yollarla tabiri caize katledilmelerindendir. çünkü aksi dinen caiz değildir-ben din ''alimleri''nin yalancısıyım-. her kurban bayramı, özellikle bazı semtlerde kan gövdeyi götürür. hayvanlar acılar içinde can verirler. insanların çoğunlukla tepkisi buna, konuyu çarpıtmayalım bence.
  5. bir atayiz olarak desteklediğim bayram. et yiyoruz yahu hep olsun ya hatta senede 3 kere olabilir birde yeni vahiy inse kurban etinin onda biri apartmanda oturan öğrencilere verilmeli diye. nereye dilekçe vermeliyim bu konu hakkında bilen youserlar aydınlatsın.
    r2-d2
  6. daha geçen gün çindeki festival için "köpekleri öldürmeyin :(((" diyenlerin çoğunluğu kavurmayı kaşıklayacak.
  7. daha geçenlerde çin'deki festival için "biz tavuk, hindi, koç, inek kesince oluyor da köpek neden olmasın? karışmayın adamlara" diyen ben bu bayram da sığırı ellerimle parçalayıp sinirlerini temizlemesi için babama teslim edeceğim. sonra o et kavurmaya dönüşmesi için anneme gidecek, etin içine kasaptan ayrıca alınan 2-3 kilo iç yağ da karıştırılıp ortaya çıkan şeye ekmek atılacak. ovv yeaaah
  8. bir kurban bayramı klasiği olarak sosyolog ali şeriati'den:

    senin ismail'in kim?

    "bu ibrahim'in dinidir; kana susamış tanrıların, mazoşistlerin ve işkencecilerin değil. insanın mükemmelliğe ulaşmasının, bencillikten ve hayvani arzularından kurtulmasının hikayesidir yaşanan. insanın daha ulvi bir makama ve aşka, ve bilinçli bir insan olarak sorumluluklarını yerine getirmesine engel olacak her şeyden azade olduğu bir iradeye yükselişidir...

    ...hikaye, bir koçun kurban edilişiyle sona eriyor. bu, yüce allah'ın tarihin en büyük insan trajedisinin sonuna ilişkin dileğidir - birkaç aç insanı doyurmak için bir koç kurban etmek.

    sen de ibrahim gibi kendi ismail'ini getirmelisin mina'ya. senin ismail'in kim? ancak sen bilebilirsin, başkası değil. belki eşin, işin, yeteneğin, gücün, cinsiyetin, statün vs. ne olduğunu bilmiyorum, ama ibrahim'in ismail'i sevdiği kadar sevdiğin birşey olmalı. senin özgürlüğünden çalan, görevlerini yerine getirmeni engelleyen, seni eğlendiren, hakikatı duymaktan ve bilmekten alıkoyan, sorumluluk kabul etmektense meşrulaştırıcı sebepler ürettiren ve seni sadece gelecekte senden gelecek yardım için destekleyen ne varsa; işte bunlar onun işaretlerindendir. onu arayıp bulmalısın. eğer allah'a yaklaşmak istiyorsan, ismail'i mina'da kurban etmen gerek.

    ismail'in yerine geçecek koçu (fidye) sen tespit etme, bırak allah sana yardım etsin ve bir hediye olarak göndersin. o, koçu ancak bu şekilde kurban olarak kabul eder. koç ancak ismail'in bedeli olduğunda kurbandır; yalnızca kurban olsun diye koç boğazlamak ise kasaplıktır."
  9. gökten koyun indiğine inananların kutladığı olay. insan gerçekten hayret ediyor.
  10. bana biraz manasız gelse de bunu ortamlarda çok dillendirmiyorum, çünkü bi düşününce para verip bir hayvan alıyorsun, islami usullere göre kestiriyorsun, yoksullara dağıtıyorsun onlar da et yiyor.. buraya kadar iyi güzel hoşta sanki fakir bir insanın birinci önceliği et yemekmiş gibi.. yani bi düşünsenize çocuğunu okula gönderemiyor belki, belki elektrik-su faturasını ödeyemedi, belki evine bi ekmek alacak parası anca var sen gidiyorsun bayramda "al bi kilo et" falan.. yani etten sağlanan her türlü besin içeriği sebze ve baklagillerden de sağlanabiliyor. et bu kadar mı birincil bir ihtiyaç.. o yüzden bana kalsa bu günlerde durumu gerçekten olmayan birinin gerçek ihtiyaçlarını karşılarım.

    edit: şu an hayatımda daha önce görmediğim bir akrabamın evinde hayatı ve varlığımı sorguluyorum.. buralardan selam olsun