1. herhangi bir mantığa oturtamadığım durum.

    asya'da yaşamayı anlarım geniş toprak oh, dağ var serin oluyor, yaylası var, aşağıya inersin ısınır hava, sağa git okyanusun var aşağıya git okyanusun var. temiz yer.

    avrupa küçük ama kendi halinde, meyvesi sebzesi var, nehirler var falan ormanlık güzel.

    afrika desen dönenceler arası hariç güzel yer. okyanusu var etrafında, üst tarafında denizi var esiyor falan, dağı var düzlüğü var, yabani hayvanı evcil hayvanı var. sıkıntı yok yine bir nebze.

    amerika desen, patates var. yeter bence.

    okyanusya kangurulu falan. sonradan ingilizler gelince güzel kız doldu etraf. yüzüklerin efendisi çekildi. var bir sebebi ki yapılmış tüm bunlar.

    ama antartika? orada yaşamadığı halde kısa süreli gidenlerin amacı belli. ya petrol araştırıyordur, ya "acaba ne kadar" soğuk diye ölçüyordur, ya fok avlıyordur ya da kutup ışığı izliyordur. bakın bunların hepsi üç beş günlük iş. bittikten sonra herkes evine dönüyor. oh be dünya varmış diyor dönünce de. ama oraya giden ilk eskimolar napmış? orayı yurt edinmiş kendine, buzu kesmiş ev yapmaya kalkmış. üç beş metrekarelik yeri ev bellemiş kendine çoluğunu çocuğunu orada büyütmüş. bir zatürre olsa ölüp gider diye düşünür insan da fok kesmiş ayı kesmiş post yapmış kendine hayatta kalmış. resmen challenge bu başka bir şey değil.

    ilk eskimolarla konuşmayı o kadar isterdim ki. bu işkenceyi neden yaptılar kendilerine? bolu beyine mi kızdılar? neydi sebebi merak ediyorum. cevabı bilen mesaj kutumu kızartırsa sevinirim.
    jimi