• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (9.00)
la chinoise - jean-luc godard
maoculuğu öğrenen bir grup fransız öğrencinin politik tartışma ve eylemlerini anlatan bir film. beş kişiden oluşan bu küçük grup sembolik olarak devrim pratiğine değişik yaklaşımları temsil ederler. grubu yöneten veronique, aynı zamanda gruptaki en muhalif eylemcidir. guillaume romantik ve akılcı düşünce kalıpları arasında bocalamaktadır. henri insancıl düşünceleri nedeniyle yanlış anlaşılacak ve bir revizyonist olduğu gerekçesiyle bir süre sonra gruptan atılacaktır, kirilov şiddete eğilimlidir ve kendine zarar verecek düşüncelere sahiptir. eskiden fahişelik ve çiftçilik yapmış olan yvonne grupta politikayla en az ilgilenen kişidir.


  1. 1967 çıkışlı jean-luc godard filmi. türkçe'ye "çinli kız" olarak çevrilebilir. film, yönetmenin politik döneminin ilk ürünü. filmde, maoculuğu öğrenen bir grup fransız öğrencinin politik tartışma ve eylemleri anlatılıyor. beş kişiden oluşan bu küçük grup sembolik olarak devrim pratiğine değişik yaklaşımları temsil ediyor.

    j'ai compris veronique... https://www.youtube.com/watch?v=68iJ-B_jrso

    **

    kirilov: birincisi: son yüzyılın sanat tarihi, sanatın kendine özgü bilimselliği yönünde kat ettiği yolun tarihidir.

    ikincisi: kendimizi dilin içine hapseden biz değiliz. tam tersine olabilecek en yoksul dilin içine kapanıp kalmış olan toplumumuzdur.

    üçüncüsü: şiirde mayakovski, sinemada sergei eiseinstein ve sosyalist bir sanatın tanımını ortaya koymak için savaşanlar kış sarayının alınmasından iki ay sonra emperyalist dili kabul eden troçki ve diğerleri tarafından sırtlarından hançerlenmiştir.

    sanat, görünür olanı yeniden üretmez.

    veronique: - ama yine de estetik etki hayal ürünüdür..

    kirilov: evet, ama o hayal ürünü olan şey gerçekliğin yansıması değildir. o yansımanın gerçekliğidir.
    bazen şöyle şeyler duyarız: sadece üç regi kullanın.. üç temel renk. mavi,sarı ve kırmızı.. kusursuz saflıkları ve kusursuz dengeleriyle. mazeretleri de bunların diğer bütün renkleri içerdiğidir.

    baktığımız her şeyde üç noktayı göz önünde bulundurmalıyız. bakan gözün konumu, görülen nesnenin konumu ve onu aydınlatan ışığın konumu.. belki de gerçeklik henüz hiç kimsenin gözüne görünmedi.

    içerikle biçimin birliği.. siyasi devrimci içerikle, olabildiğince kusursuz bir sanat biçiminin birliği..
  2. Epik diyalektiğin muazzam yansıtıldığı bir godard klasiğidir. 60'lar fransasındaki öğrenci hareketlerini incelemek, dönemin dünyasına ve sosyalist mücadelenin gidişatına dair perspektiflerini görmek isteyenler için enfes detaylar sunar.

    !---- spoiler ----!

    Filme dair en unutulmaz sahne evdekilerin enternasyonal eşliğinde uyandırıldıkları sahnedir. Trendeki politik tartışma da muazzamdır.

    !---- spoiler ----!

    Ve ezberlenmesi kaçınılmaz müthiş bir film müziği vardır.
    "C'est le petit livre rouge
    Qui fait que tout enfin bouge"
    claude channes - mao mao
  3. 68 karnavalının hemen öncesinde, paristeki bir apartman dairesinde "aden arabistan hücresi" adını verdikleri örgütleriyle devrimci rolüne bürünmüş tiyatro öğrencilerini anlatan, çok başarılı bir epik diyalektik örneği.