-
- izledim
- izlemek istiyorum
-
youreads puanı (9.00)
josé giovanni'nin romanından uyarlanan ve j.p. melville tarafından o güne dek yapılmış en iyi fransız filmlerinden biri olan yapım, hapishane üzerine yapılmış en etkileyici dramlardan biri. filmde, karısını yaraladığı için birinci derecede cinayete teşebbüs suçundan yargılanmakta olan claude gaspard adlı bir mahkum, hapishane içerisinde başka bir hücreye sevk edilir. yeni hücre arkadaşları hemen sıcak ilişkiler kuran gaspard, uzun zamandır kaçma planı yaptıklarını öğrenir.
-
çekildiği tarih göz önüne alınırsa bir başyapıttır.hapishane türünün önde gelenlerinden biridir.yönetmeni jacques becker'in son filmidir. -
senaryosu josé giovanni'nin the hole (le trou) adlı romanından uyarlanmış sanat eseri.başrol oyuncularından jean keraudy'nin ilk ve tek filmidir.profesyonel bir oyuncu olmamasına rağmen filmde inanılmaz bir performans sergileyen jean keraudy gerçek hayatta 1947 yılında 4 kişiyle birlikte la santé hapishanesinden firar etmeye çalışmış bir mahkumdur. -
insan arada gaza gelir abartir ya hani, bu oyle degil, gercekten bir masterpiece, ustalik eseri, bi film.
film boyunca her adim bi sekilde aciklaniyor ya, her ayrinti titizlikle isleniyor, her olasilik onceden planlanmis oluyor ya, hic suspension of disbelief yok, iste ben boyle filmlere bitiyorum, afferin lan. spoorloos bir, bu iki. muhtesem.
15/01/2016 -
hayatımda sanırım izlerken en çok heyecanlandığım filmdir kendileri. sanki siz de hücredeki mahkumlardan biri olur, firar etmeye hazırlanır, siz de her seste gerilir ve gaspard'dan şüphelenirsiniz. küçücük bir hücreden koskoca bir hikaye çıkartmayı başarmış becker. izlenmesi şarttır. -
filim çekildiği döneme göre harika.
güvenmek çok zor bir şeymiş. -
klostrofobik öğeler taşıyan, mükemmele yakın bir film. hiç boşluk yok, aksayan, acaba dedirten bir an yok. ve bunların yanında güven duygusunun içinizde ne kadar sağlam kökleri olduğunu sorgulatabilmesi ile de çok çok iyi bir alt yapısı var. nasıl mı?
!---- spoiler ----!
hani bir çok yerde, yorumda sürpriz finalden bahsediliyor ya, benim için hiç de sürpriz bir tarafı olmadı o sonun. bir çok kişi, insanlığa güvenini yitirmemiş olanlar mı desem, filmin sonunda zavallı gaspard demeden çok önce, daha müdürün odasında, bir an kamera gaspard'a odaklandığında şerefsiz gaspard dedim ben. gaspard'ın satması değil, manu'nun taksiyi görecek kadar gidip dönebilmesini şaşkınlıkla takdir ettim. işte güvensizlik böyle bir şey; ya da insanoğlunu tanımak diyelim.
!---- spoiler ----! -
demir çubukla beton zemini kırdıkları 4-5 dakikalık tek çekim sahne bazılarına uzun gelebilir ancak hipnotiktir, insanın içinde heyecanı ince ince mayalar. bu sahne ve yine uzun uzun anlatılan demir törpüleme, duvar kırma sahneleri ilk bakışta gereksiz görünse de bir yere zorla tıkılmanın çaresiz gerçekliğini çok iyi yüze vurur.
roland'ı oynayan adam gerçek hayatta 10 kere hapisten kaçmaya teşebbüs etmiş, dördünde başarısız olmuş ama başarılı olduğu 6'sında geri yakalanmayı tekrar tekrar nasıl başarmış, onu anlamadım.