1. bak şimdi bu yarada kaç kişinin dahli var
    fakülte önündeki simit satıcılar şahit
    her kime güvendiysem bir sıfır yenik başladım
    devlete bile yenildim sana mı yenilmeyeceğim?
    canı sağ olsun kuzum bahçenizdeki ağaçların
    annenin ve babanın ve diğer günlük telaşların
    sen gelememişsin üstesinden ben nasıl geleceğim?
    iyisi mi bu yara da koleksiyonumda dursun
    sıkma canını sakın nasıl olacaksa olsun.

    yağmaya tereddüt eden yağmurlara baktın mı hiç?
    izledin mi gülerken ağlayan çocukları?
    şehrin bütün kreşleri potansiyel mutsuz kaynıyor
    kafayı yemiş bir çağın göbeğindeyiz kuzum
    sadece annenler değil bütün coğrafya delirmiş
    tek ben değilim meczup, mahalleniz komple manyak
    lakin seni koruyamam koruyacak yerlerim yara
    ama olsun sen bana ağlama
    ağlayacaksan eğer, kendine ağla!

    ağla, sararan yaprakları son defa görüyoruz
    ağla, sigaramız bitti saat onu geçti çoktan
    ağla, kimse sevmiyor bizi ne devlet ne çocuklar
    ağla, bahçelerine kaçan topumuzu kesmişler
    ağla, benim yaralarım muhtemelen bulaşıcı
    ağla, simitçi haklı varlığım bir tür dert!
    ağla, bana bulaşan bir daha iflah olmaz
    ağla, annemgil dahil bütün canlılar ölümlü
    ağla…
    benden çok
    sana yazık!