1. pessoa, mental yorgunluktan şöyle bahseder:

    "soyut akla musallat olan bir yorgunluk var ki, en korkuncu o. fiziksel yorgunluk gibi insana ağırlık yapmaz, duyguların öğrettiklerinin verdiği yorgunluk gibi kafa karıştırmaz. sahip olduğumuz dünya bilincinin üzerimize çöken ağırlığıdır o, kendi ruhumuzla soluk alamaz oluşumuz. "

    ve birkaç paragraf sonra şöyle tanımlar ve özetler:

    "düşünmeyi bile istememe isteği, hiçbir şey olmamış olma isteği, bedenin ve ruhun tüm hücrelerinin bilinçli umutsuzluğu var bunun altında. insan kendini, sınırsız bir hücrenin içine kapatılmış bulduğunda ansızın bastıran duygu. nereye kaçılabilir, hücre başlı başına her şey iken?"