• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (3.00)
monadoloji - metafizik üzerine konuşma - gottfried wilhelm leibniz
düşünce tarihinde, arkasında bıraktığı yazılı çalışmalar bakımından leibniz kadar üretken bir başka zihne nadiren tesadüf edilir. ilginçtir ki, ömrünü düşünmeye ve yazmaya vakfetmiş bu büyük dehanın hayattayken yayınlattığı çalışmaların adedi, ardında bıraktığı devasa külliyatla mukayese kabul etmez. söz konusu yayınları, birkaç risalesiyle, tanrı'nın bir deyimle "avukatlığı"nı yaptığı essais de théodicée [ilâhî adalet üzerine denemeler] başlıklı eserinden ibarettir. geride bıraktıklarının yayınlanması ise, günümüzde bile sürmekte olan uzun soluklu bir çalışmaya konudur. kendisinin de hoşlandığı adlandırmayla "önceden tesis edilmiş âhenk sisteminin müellifi" leibniz, insan aklını kurcalayan onlarca farklı ve büyük meseleye cesaretle el atmış, çağının önde gelen âlimleriyle durmaksızın mektuplaşmış, teorik meşguliyetleri yanında pratik çalışmalara, gözlemlere ve -hesap makinesi gibi- icatlara da mesai harcamıştır. leibniz'in matematik ve mantık gibi aksiyomatik disiplinlerle, fizik ve psikoloji gibi bilimlerdeki geleceğe ışık tutan başarıları bir yana bırakıldığında, onun felsefe ve ilâhiyat alanındaki en büyük başarısının, dünyada "kötülüğün" varlığının tanrı'nın mevcudiyetine antitez olarak kullanılmasına karşı rasyonel bir savunma yapmak olduğu söylenebilir. mümkün dünyaları temaşa edip, onlar arasında bir-arada-mümkün azamî miktarda varlık içeren dünyayı tercih etmesi bakımından, tanrı mümkün dünyaların en iyisini yaratmıştır. işte monadoloji ve metafizik üzerine konuşma, leibniz'in bu minvaldeki metafizik düşüncelerini ana çizgileriyle göz önüne seren iki temel metnidir.(tanıtım bülteninden) (kitap bilgileri idefix'den alınmıştır.)


  1. (bkz: etika) 'nın besmeleyle başlayıp, bir köy muhtarsız, bir iğne ustasız olmaz diye devam edeni. açık şekilde intihal. cevhere monad de, tanrı en yetkin monaddır her şeyi de süperce yaratmıştır de geç. gerisini de aynen alıntıla bitsin. bir dönem yeni platonculukla platonun idealarının güzelce hristiyanlık felsefesine harmanlanmasının tarihte tekerrür edişine benzettim. zaten leibniz en çok da platon'u sevmiş okumuştur. kendince descartes'e cevaplar hazırlamıştır. fakat etika yazılırken okumuş olmasına rağmen hiçbir yerde spinoza lafı geçmemiş her seferinde bazı filozoflar diye geçiştirilmiştir. tüm fikri etika'daki istem göstermeyen kudretli tanrı'nın istem gösteren kudretli bir tanrıya evrilmesinden ibaret. yani tanrı her şeyi bile isteye en mükemmel şekilde yaratmıştır, istese gene yaratır gibi bir sığ noktaya işaret ediyor. etika'yı sığlaştırıyor, süzüyor, çalıyor adını bile anmıyor. muhtemelen bir proje eseri, yani birileri şu spinoza da kimdir nedir şuna bi bak aman dinimize zeval gelmesin evir çevir sürelim piyasaya demesinin sonucu olduğunu düşünüyorum. umarım yanılıyorumdur.
    abi