1. nargile,doğu kültürünün bir öğesi olmakta ile birlikte doğuş yerinin hindistan olduğu zannedilmektedir. çok farklı kültürlerin farklı adlandırdıkları bu keyif aracı,araplar tarafından "narcile", iranlılar tarafından da "kalyan" diye adlandırılır.asıl nargilenin kökeni ise farsça’da "hindistan cevizi" anlamına gelen "nargil"den gelir. hindistan’da ortaya çıkan nargilenin ilk örnekleri,hindistan cevizinin içinin çıkarılıp kabuğuna bir kamış sokularak yapılmıştır. zamanla hindistan cevizi yerine kabak kullanılmaya başlanmış, kullananların sayısı arttıkça porselen ve bronz da nargile için elverişli malzemeler haline gelmiştir. bunları cam, billur, çini hatta gümüş gövdeli nargileler izlemiştir. hindistan’da doğan nargile, başta iranlılar olmak üzere araplar, daha sonra da osmanlılarla tanışmıştır.

    osmanlı döneminde iran’dan getirilen ve zamanın kahvehanelerinde muhabbetlere eşlik eden tömbeki, bazı padişahlar tarafından yasaklanmıştır. nargile de uzun zaman istanbul tophane’de, izmir kemeraltı'nda ve ankara gençlik parkı'nda tömbeki olarak sunulmaya başlanmıştır. bu nostaljik mekanların müdavimlerini ise genellikle orta yaşın üstündeki insanlar oluşturuyordu. daha sonraki, yani yakın dönemlerdeki aromalı nargilelerin hayatımıza girmesi ile daha hafif bir içecek haline gelen nargile genç kitle tarafından da tercih edilmeye başlandı.

    doğu kültürünün bir öğesi olan nargile sonradan batıda da kimi değişikliklerle kullanılmaya başlanmıştır. kullanım kültürü dolayısıyla bu iki türe göre farklılıklar gösterir, ancak pek çok ortak öğe de mevcuttur.

    batıda birden çok marpuca sahip nargile kullanımı yaygındır. bu uygulama doğudakine göre farklı bir toplu içim ortamı sunar, ki doğuda nargilenin bir marpucu vardır ve el değiştirmediği sürece tek kişi tarafından içilir.


    değişik görünümde nargile içen bir tatar

    çölde nargile - sudan
    arap kültüründe kullanıcı içtikten sonra ya marpucu masaya dayayarak bunu belli eder ya da ağız kısmı kendine bakacak şekilde eğimli tutarak yanındakine ikram eder. kabul eden, nargileyi verene elinin tersi ile hafifçe vurur ya da sıvazlar, bu memnuniyet göstergesidir. kafe ve restoranlarda ise her kullanıcının ayrı bir nargile ısmarlaması yaygındır.

    ispanya'da "tetería" adı verilen ve genelde müslüman göçmenlerce işletilen çay evlerinde nargile içimi yaygınlık kazanmaktadır. israil'de "nargeela" olarak adlandırılan nargile kullanımı özellikle yemen, iran, irak ve türkiye'den gelen göçmenler arasında yaygındır. bunun yanında israilliler arasında da nargile kullanımı görülür.

    nargile tiryakileri arasında, güzel bir içim için ortamda olması gerektiği düşünülen dört öğe vardır, bunlar "nargilenin dört şartı" olarak geçiyor. maşa, meşe közünü karıştırmak için gerekli, en iyi köz meşeden oluyor. güzel bir köşeye yerleşmek tabii ki önemli, ve ayşede tiryakinin çay, kahve gibi istekleri için hazır bulunmalı. bu deyiş özellikle "eski toprak" türk tiryakiler arasında yaygın olarak kullanılıyor.

    kaynak: wikipedi.

    benim görüşüm ise alışkanlık yapar ama içinde barındırmış olduğu her hangi bir maddeden dolayı değil vermiş olduğu zevktendir nereden biliyorum derseniz yaklaşık bir yıl boyunca her gün içtim sonra beş altı yıl boyunca hiç içmedim şimdi ise arada güzel ortamlarda içiyorum bu haftada bir yada ayda bir olabiliyor o kadar en güzeli ise elma tütünüdür karışık içilmesi tavsiye edilmez hatta şunu söyleyebilirim her çeşidi denersiniz ama en sonunda özüne yani sade elma tütününe dönersiniz tavsiyem ise hiç içmeyin.
  2. hiç içmedim. içeceğimi de zannetmiyorum. eksikliğini de hissetmedim , hissedeceğimi de sanmıyorum.
  3. enfestir. balkonda hafif şiddetteki ılık rüzgar marpucu tutan ellerimi okşarken masada duran termos kadeh içindeki büyükçe bir filtre kahve, sait faik ve bach bu geceki yoldaşlarım.
    onzi
  4. sevimsizdir, kullanan erkekten soğuma sebebidir, fazlaca rahatsız edicidir yanında yöresinde oturtmayan şeydir.

    nargile içen erkekler engellesin.