1. naziler, film sanatını istedikleri doğrultuda kullanılabileceğini çok çabuk kavradılar. maskelerini takarak, politik olmayan eğlenceli filmler ve sözde tarihi olaylara dayanan filmler yaptırmaya başladılar. 1935’de hans steinhof, “yaşlı ve genç kral” filmini çekti. bu film aslında ufa(*:universum film ag)’nın daha 1922’de yaptığı “fridericus rex” filminin kopyasıydı. pek çok komedi filmi ve operet çekimleri, nazilerin “eğlendirerek kuvvet toplama” görüşlerinin sinema uzantısı oldu. bu filmlere imza atan yönetmenler, sinema sanatına hiçbir katkılarının olmadığını biliyorlar, rejimin propagandasına dolaylı yoldan hizmet ediyorlardı. bütün bu nazizm yıllarda sadece bir tek kişi, belgesel film çekimleriyle, o da rejimin adamı olmakla birlikte almanya’nın gelecek kuşaklara adından söz ettirebileceği bir sinemacı olarak sivriliyordu.

    leni riefenstahl, önce “dağ” filmlerinde oyuncu olarak başladığı sinema kariyerinde, 25 yaşında kendi filmini çekiyordu. hitler’le tanışıp onun özel övgüsünü alan riefenstahl, rejimin propaganda filmlerini çekmeye başladı. “sieg des glaubens”(inancın zaferi), 1933
    parti kongresini, “triumph des willens”(azmin zaferi) filmi de 1935 parti kongresini konu alıyordu. çektiği filmler, parti emriyle çekilmiş de olsa, sinema sanatı işin içine giriyor ve yetenekli bir yönetmeni haber veriyordu.  

    1936 olimpiyatları için çektiği “fest der völker”(halkların bayramı) ve “fest der
    schönheit” (güzelliğin bayramı), bir sinema filmi tadındadır.  

    alman sinemasının o yıllarını değerlendirenler, riefenstahl’ı, nazi döneminin yönetmeni olarak yargılamışlardır.

    avrupa sinemaları - meb yayınları
    2011/ankara