• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (5.50)
oburluk çağı - felsefe ve politik-psikoloji denemeleri - yıldız silier
yaşadığımız çağın çelişkilerini yansıtan bir resim: sürekli sıkılan ve yeni oyuncaklar talep eden obur büyükler ile hiç oyuncağı olmayan, zamanından önce büyümüş aç çocuklar. aynı dünyada bambaşka hayatlar; vitrindekiler ve çöplüktekiler... bu resim, oburluk çağı'nın hareket noktası.yıldız silier, geniş bir okur kitlesinin beğenisini kazanan özgürlük yanılsaması'ndan sonra, okurların karşısına yine çok ilginç bir kitapla çıkıyor. silier, edebiyatın olanaklarıyla beslenen, sade ve akıcı bir dille kaleme aldığı kitapta, önce kafka'nın bir öyküsünden yola çıkarak, otoriteye itaatin nedenlerine, özgürlüğü engelleyen içsel korkulara değiniyor, "hayatın anlamı"na dair soruları ele alıyor. ve yeni sorulara cevaplar arayarak ilerliyor: mutluluk fetişizmi bireyselliğin gelişmesini nasıl engelliyor ve bireyciliği nasıl körüklüyor? kant, marx, mill ve sartre'dan ilham alarak eleştirel ve nesnel ahlaki değerlerin kavramsal çerçevesini oluşturabilir miyiz? marx'ın yabancılaşmanın aşılması hedefiyle, varoluşçuların sahicilik özleminin temelinde hangi farklı bireysellik anlayışları yatıyor? postmodernizm, farklı "akıl" ve "ilerleme" kavramlarını birbiriyle karıştırarak, kapitalizmin yol açtığı yıkımları nasıl aydınlanma'ya yüklüyor? tarih içinde kadınların ana tanrıçalıktan paryalığa düşmesi ve "evcilleştirilmesi" nasıl gerçekleşti? annelik deneyimlerinin, "annelik ideolojisi"nin kısıtlayıcı etkisinden kurtulup özgürleştirici bir potansiyel içermesi mümkün mü? narsist bireylerin, özgürlüğü kuralsızlık ve sınırsızlıkla ilişkilendirmesiyle, tüketimciliğin oburluğu erdem haline dönüştürmesi arasında nasıl bir bağlantı var? dünyayı yöneten şirketlerin, insanları da kendi suretlerinde biçimlendirmesiyle, "deforme" olmuş bireylerin kaynağındaki "irrasyonel" sistem nasıl doğallaştırılıp görünmez hale getiriliyor? (kitap bilgileri idefix'den alınmıştır.)


  1. (bkz: başlık boş kalmış)

    anlaşılabilir bir dille oldukça açıklayıcı ve sohbet havasında yazılmış denemelerden oluşuyor kitap. en sevdiğim bölümler "mutluluk fetişizmi" ve annelik ve kadının rolü ile ilgili olan bölümlerdi. kesinlikle ufkumu açtığını söylemeliyim.

    o kadar cümlenin altını çizdim o kadar not aldım ki abartıp ders çalışır gibi okuduğumu farkettim. ara ara da keşke dersini de dinleyebilsem böyle dedim. kitaptaki sohbet havasından yola çıkarak ders anlatımının da oldukça renkli olduğunu düşündüm.

    felsefe ve psikoloji kitabı okumayı sevenler dışında bir de okumak isteyip cesaret edemeyen veya nereden başlayacağını bilemeyenler için iyi bir başlangıç olabilir.

    güzel bir alıntı da yapayım buraya;
    "sürekli sıkılan ve yeni oyuncaklar talep eden "obur büyükler" ile hiç oyuncağı olmayan , zamanından önce büyümüş "aç çocuklar" ın aynı dünyada bambaşka hayatlar yaşaması, bu sistemin çelişkilerine dair trajik bir kare.."