1. konuyu anlayamayanlar ve konuşulanları takip edemeyenler için ziyadesiyle sıkıcı olabilecek sahne sanatı. (bkz: opera sevmeyen türk insanı)

    rönesans döneminde ilk yaşam belirtilerini göstermekle beraber, dramaturji anlamında olgunluğa erişmesi ve sahnede bir konu bütünlüğü içinde "oynayan" insanlar izleyebildiğimiz hale bürünmesi aşağı yukarı 18. yy ortalarını bulmuştur.

    barok dönem başlarında genelde mitolojik karakterleri konu edinen ve aşırı simgesel oyunculuk, basit müzik gibi özellikler taşıyan eserler, önce monteverdi ile müzikal anlamda karmaşık ve etkileyici yapıya kavuşmuş(günümüzdeki opera orkestrasının düzeni aşağı yukarı o dönemlerde şekillenmiştir), uzun süre sonra pergolesi vb. isimlerin katkılarıyla "sahnede kıpırdanmaya" başlamış. zaten sonrasında mozart işi ele alarak insanların gerçekten eğlenmek için izlediği bir şeye dönüştürmüş operayı.(müziğinden hiç haz etmem, o ayrı ama seçtiği konular hayli keyifli)

    "belcanto" dediğimiz, kelime anlamı "güzel şarkı söyleme" olan ancak akım olarak çok daha fazlasını ifade eden bir terim var. belcanto dönemi, beraberinde "duygularını müzikle ifade eden sanatçılar" getiriyor. müziği ruhani havadan ya da matematiksellikten bir parça uzaklaştırıp, dinleyene bir şey anlatır hâle getirmiş bu dönem bestecileri. duygular işe bir kere karışmayagörsün^:kurdun dişine kan değdi esprisi... ha ha^, arkası gelmek bilmiyor artık işin.

    müzikal olarak, felsefi olarak birbirlerine alabildiğine karşı olsalar da belcanto dönemi bestecileri, verismo'nun temellerini atmışlardır. duyguyu müzikle anlatma ihtiyacının bir tezahürü olarak dinamikler sık kullanılmış, türlü çeşitli kadanslar iliştirilmiş partilere belcanto döneminde. romantik dönemin sonlarına doğru hüzünlü, karanlık hikayelerin hüzünlü, karanlık karakterleri ifade etmeye çalışmış bestecinin, librettistin içinde sıkışıp kalanları.

    verismo döneminde "bunlar bana yetmiyor" diyen bir grup tapılası insan, işin içine gerçekten haykırışları, ağıtları yahut kahkahaları dahil etmiş. link verip ortalığı karıştırmak istemezdim ama verismo'yu anlatmak için çok faydalı olacağını düşündüğüm kısacık bir video var.

    bundan sonrası benim çok ilgimi çekmiyor, inat eden olursa oturup kurcalasın işte. benden beklemeyin bir şey, oralara kadar gidip dudağınız bükülünce de gelip bana ağlamayın.