-
soundgarden'a hazırlık olsun diye bir iki şarkısını dinleyeyim derken aşık olduğum grup. princes, joaquim, strange entity, you're mine, back to black cover'ı gibi güzelliklerin sahibi.
röpörtajlardan kendileriyle (daha çok solistleri ile) ilgili hoşuma giden bazı bilgileri derledim, buyrunuz:
- grubun solisti `max colombie`, konserde seyirciler arasından birini seçip bu kişinin gözlerinin içine bakıp gülümseyerek şarkı söylermiş. müziğinden keyif alan insanları görmek kendisini çok mutlu ediyormuş.
- birçok kişiden müziklerinde sevişmenin çok keyifli olduğuna dair geri bildirim alıyorlarmış. max'in müzikleriyle ilgili en hoşuna giden tepki buymuş.
- max türk hayranlarını çok yüksek sesli ve enerjik olarak tanımlıyor. dinleyicilerin enerjisi yüksek olunca kendisinin enerjisinin de uçuşa geçtiğini söyleyen max'çiğim burada konser vermeyi çok seviyormuş.
- kendisi müzik dünyasının gelmiş geçmiş en mütevazı solisti olabilir. belçika'daki en büyük arenada konser vermiş 6. belçikalı sanatçı olmalarıyla ilgili "burası normalde `beyonce`'ye, `kylie minogue`'a falan ait, sahne almış isimlere bakıp bizim burada ne işimiz var diyorum" tarzı bir açıklama yapmışlığı var.
- oscar and the wolf'un tarzını "karanlık ve aydınlık arasındaki tam denge" olarak tarif ediyor. amacı dinlendiğinde mutlu mu mutsuz mu olduğu anlaşılamayan bir müzik yapmakmış.
- şarkı sözleri geçmiş kalp kırıklıklarından esinlenerek yazılmış.
- `strange entity` klibi'ni yeni mezun bi arkadaşına çektirivermiş.bitirme projesi olarak oatw'a klip çekmek
- şarkıcı olmasaymış `taksi şöförü` olmak istermiş.
- en sevdiği disney prensesi `ariel` imiş, ve o da seçmek zorunda olsa ariel gibi aşkı için sesinden vazgeçermiş.
kaynaklar: 1 2 3 4 5 -
sziget 2016'da ilk defa canlı dinleme fırsatı bulduğum grup. inanılmaz bir konserdi.
birde a38 'de değil de ana sahnede çıkmayı hakeden bir gruptu kesinlikle.
ama şarkıları verdiği duygular da a38 stage gibi basık ve dumanlı, bir bakıma uyum sağlamıştır.
geçtiğimiz günlerde nilüfer fest'te sahne almışlardır.