1. pascal'ın hz. ali ile ilgili malumatı var mıdır bilmiyorum ama hz. ali gayrimüslim bir komşusunun "ya allah yoksa?" minvalindeki sorusuna bu mantıkla cevap vermiştir.
  2. kadın evliyalardan rabia el-adeviye'nin aşağıdaki gibi bir kıssasi vardır. her ne kadar şimdiki yobaz sürüleri onun adını taşıyan meydandan yola çıkarak onun adıyla yobazlıklarına kılıf da bulsalar yaşadığı toplum düsünülünce kendisi en büyük direnişçilerdendir bu dünyada.

    !---- spoiler ----!

    bir elinde meşale diğer elinde bir kova su ile basra sokaklarında gezinmekteydi.

    "biz zaten seni deli biliriz de, bu yeni deliliğin sebebi nedir?" diye sordular. işte onun günümüze kadar ulaşan feryadı:


    "bize söylendi ki, eğer dinimizin kurallarını takip edersek, cennete gidip sonsuza kadar keyif içinde yaşayacağız. eğer kurallara karşı çıkarsak, cehennemin kızgın ateşleri içinde yanacağız. o nedenle, herkes sadece kurallara uyup yeryüzündeki zamanını doldurmak peşinde.

    iyi insan olmanın sebebi cennet için verilen söz oldu.
    kötülükten korunmanın sebebi de cehennemden korku.

    işte onun için cenneti ve cehennemi arıyorum.
    bir bulursam, elimdeki bu meşalenin ateşiyle cenneti yakıp yok edeceğim. bu su ile de cehennemin ateşini söndüreceğim.

    böylece, hepimiz, cennet rüşvetinden veya cehennem korkusundan değil, iyiliğin güzelliğinden dolayı iyi insan olacağız."

    !---- spoiler ----!

    not: ateist
  3. pascal 'ın kumarındaki mantık insanların yeryüzünde neden kötülük yaptıklarını açıklamak için de kullanılabilir (en azından islami açıdan).

    biliyorsunuz islam'da (en azından mekanik olarak anlatıldığı şekliyle) cennete gitmek için müslüman olmak yeterli. tabi bunun şekilsel ve duygusal kriterleri var. tam olarak ne yapınca müslüman olunuyor, belki tartışmaya açık bir konu, ancak benim bildiğim kadarıyla kelime-i şehadet getirmek ve şehadetin içeriğine (allah'ın birliğine, tekliğine ve muhammed'in onun elçisi olduğuna) inanmak müslüman olmak için yeterli.

    eğer müslüman olarak ölürseniz, yeryüzünde bazı kötülükler yapmış olsanız bile, cehennemde bir süre cezanızı çektikten sonra nihayetinde cennete gidiyorsunuz. pascal'ın kumarındaki mantık burada devreye giriyor.

    pascal, yeryüzünde sarfedilecek sınırlı eforla elde edilecek sonsuz cenneti karşı karşıya koyuyor ve ikincisinin şüphe götürmez ağırlığını göstermeye çalışıyordu.

    peki islam gibi inanışlarda olduğu gibi, her müslüman eninde sonunda o sonsuz cennete gitmeyi zaten garantilediyse ne olacak? o zaman nasıl davranır insanlar? sonsuz cennet vaadi karşısında, ne kadar uzun sürerse sürsün sonlu uzunluktaki cehennem hayatının esamesi okunur mu?

    bu durumda günah işleme özgürlüğünden bahseden insanlar görmek garip olmamalı. veya allah affetsin diyerek tüm geçmişle hesaplaştığını düşünen insanlar.

    kendilerinin en dindar olduğunu düşünenlerin yeri geldiğinde en vicdansız ve kötü olabilmeleri garipsenmemeli bu mantık çerçevesinde.