• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (9.00)
politiki kouzina - tassos boulmetis
bir tutam baharat, senaryoyu da yazan ve kendi yaşadıklarından yola çıktığını söyleyen, 57 istanbul doğumlu ve 64'te istanbul'dan yunanistan'a zorunlu olarak göç eden yunan yönetmen tassos boulmetis’in yönettiği 2003 yapımı, yunan-türk ortak yapımı bir film. orijinal adı olan politiki kouzina (πολίτικη κουζίνα) şehir mutfağı demektir, kastedilense istanbul mutfağıdır. uluslararası adı a touch of spice olan film türkçe'ye bir tutam baharat olarak çevrilmiştir. müzikleri ise babam ve oğlum'un da müziklerini yapan evanthia reboutsika'nın mutfağından çıkmıştır.

çocukluğu istanbul’da geçen yunan astrofizikçi fannis'in ailesi 64'te babası yunan vatandaşı olduğu gerekçesiyle, türk vatandaşlığı bulunmayan diğer rum aileler gibi sınır dışı edilir. fannis, istanbul'da baharatçı dükkanı işleten ve akıl hocası olan dedesini, ilk aşkı saime'yi ve eski yaşantısını bırakıp ailesiyle birlikte yunanistan'a gider. dedesinin baharatçı dükkanında gastronomiyle beraber astronomiyi de seven fannis, geçen yıllar içinde iyi yemek yapan bir astronom olmuştur. film, fannis'in çocukluk döneminden sonra istanbul'da yaşayan dedesi için doğduğu şehre bir yetişkin olarak geri dönüşünü ve yaşadıklarını anlatıyor.

fannis'in yetişkinliği rolünde george corraface'i izlediğimiz filmde saime rolünde başak köklükaya, saime'nin evlendiği diğer çocukluk arkadaşları mustafa rolünde ise tamer karadağlı oynamaktadır.


  1. çok samimi lokum gibi bir film izledim. aslında ağır dram içeriyor ancak tebessüm ettiren ayrıntıları çok fazla ve filmi izlerken yılmaz erdoğan'ın bir lafı geldi aklıma "bir intihar sahnesini seyirceye iki şekilde de gösterebilirim. aynı sahnenin sonunda seyirci kahkaha da atabilir bir kaç küçük ilave ile gözyaşı da dökebilir" bu iddialı bir cümle gibi olsa da gayet yapılabilir. bir tutam baharat filminde de yönetmen'in buna benzer bir tavır içinde olduğunu düşündüm.
    tekrar konuya dönecek olursak film, istanbul rum'larının mübadele ile atina'ya dönmesini konu ediyor. filmin adı politiki olsa da kolluk kuvvetlerini sevimsiz göstermenin ötesinde türkler şöyledir böyledir yada rum'lar masumdur üzerinden yürütülen bir politika'ya dönüşmüyor. milliyetçilik ruhu üzerinden film'e atıfta bulunmak yersiz. bir durumu anlatıyor, yaşanmış, gerçek bir durum. aşağı mahalle ile yukarı mahalle her zaman kavga eder ve bu kavga dünyanın her yerinde benzerlik gösterir. bizim kaderimiz de bu coğrafya'da bu yüzyılda bunu yaşamakmış.
    filmi lokum gibi bulmamın sebebi yemek sahneleri, istanbul görüntüleri, aktar, baharatlar lezzetli yemek yapmak için ufak ipuçları veriyor, astronomi ve gastronomi atıfları nefisti gerçekten. bizi çok iyi tanıyan ve bize benzeyen komşu rum'lar için hamam, oryantalist bir kaç simge ve sünnet kıyafeti bir şekilde filmin içinde yer alıyor. komşu gözünde bile olsa öğeler sabit. filmdeki tek itici nokta ise bir yerlerde görülen sıfır oyunculuk ile tamer karadağlı.