1. diyaloglarına ve açılış sekanslarına hasta olduğum yönetmen.
  2. amerikadaki köleliği harika işleyen django unchained filmininde yönetmenidir kendisi
  3. video dükkanında izlediği filmlerin haddi hesabı yokken aldığı eğitimle kurgudan anlatıya, bildik şablonları gayet güzel harmanlayıp cilalaması zaten bilinen ve takdir edilen bir yönü. benim asıl hayran olduğum yanı şudur ki, şahane bir kulağı var adamın. filmlerinde müzik kullanımı, estetik yönden, üst düzeyde. halihazırda kullandıklarına zaten vakıftım fakat django unchained öncesi, artık külliyatı hatmetmiş bir dinleyici/seyirci olarak, albüm listesini görünce "bu müzikleri filme nasıl yedirecek?" diye düşünmüştüm. dell'orso'nun sesinden his name is king ilk sahnede (açılıştaki django sonrası) çalmaya başlayınca nerdgasm yaşadım. kill bill'de the lonely shepherd'i kullandığı 2 sahne benim için zirvedir filmografisinde. daha güzeli şu ki, spaghetti manyağı, zevkli bir adam, halen hayatta olan ennio morricone'den acemice tek bir parça istiyor django için ve reddediliyor. fakat bu sefer, the hateful eight için tüm filmin müziğini sipariş ettiğini öğreniyoruz. muhtemelen maestro'nun son büyük işi olacak. hayranı olduğun sanatçıyla çalışma imkanı, rüya gibi. leone'nin önce morricone'den müzikleri aldığını, sonra sahneleri çektiğini biliyoruz. tarantino hazır filmi vermiştir tahmin ediyorum, çok nazı da geçmeyecektir büyük besteciye, ama her halükarda ortada duygusal bir buluşma var ve ileride minnetle anacağımız bir köprü bu. spaghetti etkilerini gangster sinemasında vererek sinemaya adım atan tarantino'nun köklerine dönmesi (ve sanırım bu yoldan devam edecek), yaşayan efsane morricone'nin neredeyse yarım yüzyıl sonra aynı şekilde, "sadece bu türde eser verdiğimi sanıyorlar" diyerek, haklı olarak serzendiği spaghettiye dönüşü. pek çok yenilik yaşadığımız şu dönemde kalıcı olmasını istiyorum bu melodilerin. umarım güzel bir iş ortaya çıkar, biz de zevkten dört köşe oluruz.

    not: her filminde ilk kadroda "rezervuar köpekleri" tim roth ve michael madsen'i duyurup sonra tamamen farklı bir kastingle filmi bitiren tarantino'nun bu sefer ikiliyi gerçekten oynatıyor olması da müthiş benim için. j.j. leigh, winter people sertliğinde kurt russell. çok güzel olacak, çok. herkes sevdiği işi yapmalı, tarantino da gelecekte "western filmleri yönetmeni" olarak anılacağı nicelikte filmler çekmeli, birkaç tane daha. pulp fiction ve reservoir dogs'un "figüran" tiplemeleri leone'nin sinemasından ödünçtür zira. kökeni gangster değil, western sinemasıydı her zaman. nihayet öze döndük. mutluyum kendi adıma, vardığımız yerden.
  4. filmlerinde daima bagaj kapısını açan kişi ve ya kişileri bagaj bölmesi içerisinden gösteren sahne bulunduran yönetmen. genellikle kendi filmlerinde de oynar.
    kurwa
  5. hiç bir zaman gişe kaygısı gütmeyen ama enteresandır ki her filmi çok beğenilen ve neredeyse her filmi kült film kategorisine giren çok sevdiğim usta yönetmen. kendi verdiği demeçe göre 2 film sonra emekli olacaktır. 9. filmi korku filmi olacaktır.
  6. filmlerinin ilginç,farklı olduğunu kabul ettiğim yönetmen. her filminde değişik bir anlatım yolu bulduğu kesin. filmlerine anime bile ekliyor. derdi anlatmak her yoldan anlatabilmek sanırım.
    ama içinde bir yerlerde dindirilemeyen bir şiddet ve şiddete eğimli bir canavar var. kopan uzuvlar neyse de fışkıran kan adamda kesinlikle takıntı olmuş.
    her yeri kan revan içinde bırakmak hoşuna gidiyor ki kil bil bunun en iyi kanıtı.
    bence suratı komediye de yatkın bir surat bir de komedi çekse şaşırmam. ama bunu kansız yapabilir mi merak ediyorum.
  7. ayak fetişisti bir yönetmen.