1. rodya'nin mazlum ve fakir kizciğaz lizaveta'yi öldürme ani her zaman ilgimi çekmiştir. dostoyevski'nin tasviriyle korkudan çiğlik bile atamayan liza'nin kafasina inen balta epizotunu kafamda donduruyorum. romanoviçin ani, plan haricinde gelişen durum karşisinda yaşadiği tereddüt ve neticede lizaveta'yi da öldürmesi, vicdan olgusunu ön plana çikartir. her türlü kafada kurgulanan ve hak kazandirilan tefeci kadinin öldürülmesi, raskolnikovu kurtuluşa götürürdü. kim bilir, belki de napoleonesk tek bu eylemle topluma yarar sağladiğini vicdanina yedirerek, sakin hayatina devam ederdi. amma ve lakin lizaveta'nin ani ve roman boyunca dostoyevski tarafindan pek de vurgulanmayan ölümü, tereddütlerini doğurur ve bunun neticesinde de rodya vicdan (süperego) savaşina atilir. ne yazik ki, bunlar kuru ve geçici iddia ve fikirimde kararsizim.

    bir başka taraftan da ilgimi çeken, tefeci bunağin ölümünde, ölenin aslinda rodya'nin annesi olan, avdotya romanovna olmasidir. rodya baltayi sanki onun kafasina indirir. raskolnikovun katil oluşunda yadirganmayacak bir sebep olarak da annesini görmekteyim.

    peki, bu hirsli genç adamin babasi hakkinda ne hatirliyorsunuz? hadi düşünelim... evet, koskoca romanin tek bir sahnesinde vardir rodya'nin babasi. o da atin mujikler tarafindan hunharca dövülme aninda, raskolnikovu korumaya çalişirken. sadece küçük lakin çok şey anlatan bir rüyada. dostoyevski neden böyle yapiyor dersiniz? baba gibi önemli figürü neden arka planda saklamiştir? yoksa rodya'nin katil oluşundaki en büyük sebep babasi midir?

    düşünmeli...
  2. kısaca r.r.r olarak da belirtilebilir. suç ve ceza'nın baş karakteridir.