1. öncelikli olarak seçkin kelimesini irdelemekte kati suretle fayda vardır. seçkin seçilmiş olan, benzerlerinden farklı yahut seçim sonrasında farklı kılınmış olandır. niceliği ile değil, niteliği ile ayırt edilmiş olandır. o halde seçkinlik bir tür azınlığı işaret eder. hayvanlar çiftliğindeki domuzlar gibi. en nihayetinde seçkinlikte bir tür sınıftır. sosyal statü gibi. elitizm bir tür azınlıksa o halde her daim kendi haklarını savunmaktan aciz post modern spartacusleri elitistleri savunmak konusunda buradan geçerken gördünüz mü diyesi geliyor insanın. arada bir roller böyle değişir. lafa geldi mi mangalda kül bırakmayanlar, hem nalına vuran hem mıhına vuranlar, bir de platonun idealar evreni var. idealar evreni şudur budurun işaretini gösterirken, gideceğin yol ırak, bir de yolluk hazırladım diyor sana, adına sınıf ayrımcılığı denilen yenilmeyesi yanında yatılası bir besin. zenginlerin çocukları bırakın aydın olsun entelektüel olsun, hayatlarını çocukluktan itibaren böyle düzenleyelim, fukaranın çocuğuda çiftçi olsun, hayvanları otlatsın, atları tımar etsin ki entelektüel yol kat etsin. peki geriye kalanların akibeti, onlar da varoş edebiyatı yaparak ikinci sınıf insanlara dinamo görevini üstlensin. biz böyleyiz işte suçlu dahi olsa kavgada dayak yiyenin tarafını tutarız taraftarca bir yaklaşımla. bu ne perhiz bu ne lahana turşusu be hey. seçkin gördünüzmü vurun kahbeye, ama kendimiz de liboşluğumuzdan ödün vermeyelim. beni hor görme gardaşım, sen altınsın ben tunç muyum, aynı vardan var olmuşuz, sen gümüşsün ben sac mıyım demişiz. şöyle başımı kaldırıp etrafa bakıyorum. ulan nerede bir sanat ya da felsefi akım, nerde dünyanın çehresini değiştiren bir eylem, devrim, sistem kurucuları herkes oligarşiden çıkma aristokrat arkadaş. adamlar kimi zaman çoğunluğun sesi olmuş, kimi zaman azınlığın, kiminde askeri darbe, kiminde sivil darbe. her zaman daima birileri birileri hakkında karar verdi. karar verme hakkı tanınanların her zaman haklarında karar alınanlar üzerinde tahakkumu söz konusuydu. dediğim gibi ben de isterdim ki insanlar aseksuel olsun çırıl çıplak el ele dolaşalım kırlarda bayırlarda, mitoloji kahramanları da okey oynasınlar fakat çifte dönmesinler. sosyal darwinizm teorisi demiş birileri biz insanları evrime inandıramadık ki daha beyim. yeri gelmiş aklı olan göle aklı olmayan çöle demişiz, tutmuş araplar çöle yerleşmiş. sonrada yakınmışız kendi kendimize süper insan, mazlum insan diye. beynimiz mutant üretim tesisine dönmüş de haberimiz yok. sonra elimize yekpare saptan ibaret bir sihirli değnek olduğu rivayet edile gelen elme şekeri vermişler. adına da demokrasi demişler, yalıyoruz okşuyoruz bize patlıyor arkadaş. sonra bir birimizi suçluyoruz şu seçkindir şu pirilerdir diye. geçelim bunları tamam geçelim de köprü bozuk, tahtalar çürük. tek bir dayanağımız var arkasına sığındığımız akıl. çok söyleyice kötü oluyoruz. sen söylemezsen ben söylemezsem kim söyleyecek arkadaş. aysun kayacı mı söyleyecek. elbette o söyleyecek. kimileri de aysun bacım seçkin, biz kumral tenliyiz diyecek. birileri hakkında ahkam kesecek. geri adamların boynuna yafta ekleyecek. yargılayacak, infaz edecek kendi değerleriyle.
    kimileri de; " kendisi ki yardıma muhtaç bir dede, kaldı ki millete himmet ede" diyecek doğal olarak .