1. eskinin iyisi denilebilecek konumdayken, günümüzün saçma şarkılarına imza atan pop sanatçısı.
  2. dinlemediğim insanlarında dinlemesini sacma bulduğum şarkıcı.
  3. görünce yan tarafta öldü zannettiğim yaralı müzesinde kızılötesi takılan pop şarkıcısı...

    belli bir zamana kadar cidden başarılı şarkıları vardı ve dinlenebiliyordu da şimdi tahammül edilecek bir yanı olduğunu düşünmüyorum...
  4. kendisi hakkinda bildigim tek sey soyledigi su ozlu soz: "topu topu 7 nota var kaç ayrı beste yapılabilir ki"
  5. (bkz: aşk bu kızılötesi yaralı müzesi hareket edemem) gibi cümlelerin olduğu şarkılar yapan adam. burada sanırım aşkın her engeli aşabileceği(kızılötesi diyor adam), yaralılardan oluşan bir grup içinde olduğunu ve hareket edemeyeceğini belirtiyor. ayağı falan kırıksa demek ki.
  6. toplumun sosyal yapısını çok iyi kullanabilen sanatçı kavramına uymayan şarkıcı. bir de bu şarkıcı söz ve müzik yazarlığı yaptığı için kendinden övünçle bahsediyor. ilkokul eğitim seviyesine sahip herhangi bir insanın ortaya çıkarabileceği kalitesiz, seviyesiz ve sıradanlığın basit kaçacağı bestelerini tasvip etmiyorum.

    bu adamın yaptığı şarkıları bir ya da iki saat içinde meydana çıkardığına eminim. emekten yoksun bu yapıtlarının milyon liralar kazanması; toplumun zeka seviyesinin bir göstergesidir. dinlemeyin ve dinlettirmeyin. türk müzik kültürünün yerlerde sürünmesinin sebebi bu şahsiyetin başını çektiği pop kültürünü yozlaştıran, geri zekalılığıyla övünüldüğü seviyesiz bir olgudur.

    (bkz: türkçe pop dinleyen insanın zeka düzeyi)
  7. yalan soylemek gibi olmasin plajlarda denk gelmedigim surece hic dinlemedim hayatimda.

    gecen hafta cumartesi gecesi.

    mudavimi oldugum barda canim sikildi ve `bana promosyon kagitlarini verin biraz musteri cekeyim` dedim. aldim kagitlari ciktim disariya hanutculuk yapiyorum. bir cift geldi;`hello would u visit our pub? 4*shot 10 zloty` diyip biraz sohbet ettim. aradiklari bir bar varmis orayi tarif ettim. aradan yarim saat gecti,hava soguk,bara geri dondum ve birami aldim. 10 dakika sonra cift geldi. beni hatirladilar,hem icip hem calismana patronlarin bir sey demiyorlar mi diye sordular ve acikladim calismadigimi. (amk niye bu kadar hikayeyi uzatiyorsam serdar ortacla ne alakasi var bunlarin?!!!)

    aradan sohbetler gecti,tanisildi edildi.shotlar ismarlandi.

    ne hikmetse aradan 1 saat gecti o kadar sohbetten sonra kadinin bana adimi sorasi tuttu.

    `what's your name?` -`burock` / ;)) daha rahat soyluyorlar rock seklinde cikiyor ismim/
    `realy?` -`yes,why did you ask me realy?`
    `ben de turkum.` - `hasiktir.`

    sonuc olarak hayatimda ilkkez bu kadin istedi diye serdar ortac caldirdim.

    lan ben o barda; r.e.m/pink floyd/... la hadi bunlari gectim bir gece rakidan gelip muslum gurses actirmisligim var.

    ama varsova`da herkese rezil bir sekilde serdar ortac dinletmisligim de var.

    unutmak istiyorum sozluk..

    tanim// dinleme!dinlettirme!