• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (5.67)
Yazar paulo coelho
şeytan ve genç kadın - paulo coelho
gözlerden uzak, kuytu bir dağ köyü ve bu köyün dış dünyadan soyutlanmış, kendi halinde, çoğunluğu yaşlı, zamanın dışında bir yaşam süren insanları. köydeki tek genç kadın, küçük otelin barında çalışan güzel chantal'dır. gelip geçen avcılarla ya da turistlerle gönül eğlendiren genç kadının tek dileği bu sıkıcı yerden kurtulmaktır. beklenmedik bir anda köye gelen ve gerçek kimliğini gizleyen bir yabancı, köy halkına, hepsinin yaşamını alt üst edecek, onları kışkırtacak, değer yargılarını tersine çevirtecek, hatta kökünden değiştirtecek bir öneride bulunur. yabancı, köy halkına yedi gün süre tanımıştır. bu süre içinde bu insanların her biri yaşam, ölüm, adalet ve dürüstlükle ilgili temel sorunlarla yüzleşecek, bir yol ayrımında durup kendi yaşam çizgilerini değiştirecek bir karar almak zorunda kalacaklardır. yabancıya kucak açan köy halkı, onun tehlikeli oyununa alet olurken, adem'le havva'dan bu yana insanoğlunun ruhunu ele geçirme mücadelesi veren iyi ile kötü'nün ikilemi, bu basit insanların örneğinde evrensel boyutlara açılıyor. iyi ile kötü arasındaki savaşı ve insanın tanrı ile karşılıklı ilişkisini konu alan şeytan ve genç kadın, usta anlatıcı paulo coellho'nun yayınlandığından bu yana toplam bir buçuk milyon okurla buluşan son romanı.


  1. kitabın konusunu çok beğendiğim için almıştım zamanında. konu gerçekten çok güzel işlenmiş ve durumun daha çok psikolojik tarafı ele alınmış. bu yüzden beklediğimden bile iyiydi diyebilirim.
  2. iyi ve kötü kavramlarının, öznenin ruhunu ele geçirmek, ruhunu ele geçirmesi sebebiyle bulunacağı edimlerde başrol oynamak, başat karakter haline gelmek için giriştiği mücadeleye bir göz atış.

    küçük bir yerleşim yeri olması nedeni ile kolektif bilincin toplamın en ücra köşelerine dahi hakim olduğunun ve toplamda simge haline gelen kimselerin sınırsız isteklerini karşı tarafa (kütlenin diğer kısmına) kabul ettirmesini ve toplamın diğer kısmının sorgulamadan, öngörüsüz bir biçimde olanları ve olacakları benimsemesini, sanki bu sözü geçen ekipten başka herkesin uyur takımına bürünmesinin kurguya dönüştürülmesi.

    romanın özünü yansıttığını düşündüğüm birkaç
    alıntı :

    "koşullara bağlı olarak dünyadaki herkes kötülük yapmaya hazırdır."

    "iki tür ahmak vardır : tehdit edildikleri için bir şey yapmayanlar ve tehdit edildikleri için bir şey yapmak zorunda olduklarına inananlar."

    "insan silahtan yararlanabilir ; ilk başlarda hayvanları öldürmekte yararlandı sonra başkalarını egemenliği altına almak için. dünya tarım olmadan, hayvan yetiştirmeden, dinsiz, müziksiz var olabilir, ama silah olmadan asla. "

    " toplumun istediği gibi davranılmasını sağlayan yasalara uyma arzusu değildir, cezaya duyulan korkudur. hepimiz darağacını içimizde taşırız."

    " sonunda iyinin galip gelmesi için bir yerde kötünün ortaya çıkıp üzerine düşen rolü oynaması gerekiyordu. "
  3. hayata dair, insanlara, yaşayış biçimlerine ve inanışlara güzel dokundurmalar yapmış yazar. cennet ve cehennem ile ilgili anlatılan hikayeleri kullanarak dinlerde cehennemden nasıl bahsedildiği hakkında bilgiler vermiş. kitapta hayatımızı korkularımızın yönettiğine dair şeytanın ağzından çıkanlar çok yerindeydi, üzerine "yaşam, giyotinin gölgesinde bir terör rejimiydi." diye bir cümle kurmuş ve özetlemiş coelho.
    hikaye, kaybedecek hiçbir şeyi olmayan ve çok parası olan bir adamın, küçük bir köye gitmesi ve köyün en genciyle, chantal ile karşılaşması, ona hain planını anlatması ile başlıyor. yabancı adamın elinde on bir tane külçe altın var. eğer bir hafta içerisinde köyden biri ölürse, bütün altınları köye bağışlayacağını söylüyor kıza ve bunu bütün köy halkına anlatmasını istiyor. amaç, insanların içinde sadece kötülüğün olduğunu kanıtlayabilmek.
    peki sonra ne oluyor? ben şaşırdım aslında, sonunu böyle beklemiyordum.
    unutmadan bir de köyün delisi berta var, yaşlı bir kadın. kocasının hayaletiyle konuşması, cadı sanılması, yabancı adam köye girince; işte şeytan geldi, bakalım ne olacak tarzı bilmişlikleri oldukça komikti.
    nesli
  4. aynı yazara ait ikinci favori kitabım.

    birçok insanın aksine ben, paulo coelho ile simyacı kitabı sayesinde tanışmadım. kuzenimin kitaplığından aşırdığım kusursuz güzellikteki can yayınları basımı bu kitap o kadar ilgimi çekmişti ki, kapıp eve götürdüm hemen. sonra unutmuşum muhtemelen durdu öyle kitaplığımda. bir yaz tatili bitimine doğru da elime alıp okumaya başladım.

    eşsiz bir anlatım diliyle ve inanılmaz derecede ilginç bir konuyla karşılaşınca elimden bırakmayıp okumaya devam ettim. sonunda ne olacağını öğrenmek için dört gözle okudum. zaten çok uzun bir roman değil fakat hayata dair hoşunuza gidecek güzel cümleler var.