-
hangi hükümet tarafından yapılırsa yapılsın doğru ve yerinde olan zamlardır. sigara ile mücadelede en etkili yöntemdir sigara zamları ve her zamda sigara içenlerin 5-10%'u sigarayı bırakmaktadır. genelde sigara zamlarına antitez olarak "o zaman devlet de sigara satmasın" ya da "yav sen zam yapıyon iyi hoş ama kaçak geliyor be abim yine" gibi içi boş laflar üretilmektedir. şirketlerin zaten kaçak sigara en önemli kozlarından birisidir, keza tekelin ele geçirilmesi sürecinde sigara şirketleri tarafından etkin bir şekilde kullanılmıştır. ki dilenilse bu yöntem dolaylı bir şekilde soma faciasına bile sebep gösterilebilir (tabi ki de önlemlerin doğru alınmaması, madenciliğin iyi denetlenmemesi vs. asıl sorun). bölge halkının tütünden para kazanması bu yöntemle engellenmiştir. sigara satmamak ya da kaçak sigarayı engellemek de önemli bir sigara ile savaş unsurudur ancak düşünüldüğü kadar kolay değildir, bırakın sigara satılmamasını masalardan tuzlukların kaldırılmasını sağlamak bile imkansızken (bkz: new york valisinin restorantlardan tuzluğu kaldırma çabası) .
özellikle bizim gibi ülkelerde sigara şirketleri zamların karşısında durucak kamuoyu oluşturmak için "devlete bak benim sigarama karışıyor, faşik devlet, dinci devlet" gibi söylemler kullanmaktadır.sigara ile savaş çok ciddi bir mesele olup düşünüldüğünden daha derindir. türkiye son yıllardaki atılımlarıyla bu alanda dünyada başı çeken ülkelerden birisidir ve umarım sigara şirketleriyle bağlantısı kanıtlanamasa da bağlantılı olduğu düşünülen insanların sigarayla savaşa kendini veren insanları ciddi manada tehdit etmesine rağmen sigara ile savaş aynı sertlikte devam eder.
not: dünya sigara sorununa ayıkmıştır ve abd başta olmak üzere ciddi anlamda sigara kullanım oranlarında düşme bulunmaktadır.
edit: verilemeyen bkz verildi.
edit2: öncelikle sigaranın toplumsal gelişimi, şirketlerin insanları nasıl sigara içmek zorunda bıraktığı ve sigaranın sayılan diğer tüm zararlı şeylere oranla ne kadar ciddi morbidite ve mortaliteye sebep olduğu bilinmeden bu zamlara laf etmemek gerekir. toplumsal olarak öyle bir özgürlük algısı yüklenmiş durumdaki sigaraya gerçekten hayret edilesi. zaten yeni dönemde who'nun en önemli kozlarından birisi de sigaraya karşı olan bu iyi huylu tavrın değiştirilmesi olucak. ciddi anlamda neredeyse zorla oluşturulmuş bir alışkanlığın, zorla bıraktırılmaya çalışılması çok da mantıksız gelmemekte. evet özgürluk bu konuda ayrı bir pencere ancak tıbbi açıdan olaya yaklaşıldığında bu özgürlüğü savunan insanların ciddi tıbbi etik meselelerde afallayacağından neredeyse eminim. (bkz: önleyici tıp) ın en önemli silahlarından birisidir sigara ile savaş ve unutulmamalıdır ki bir çok hastalıkta ilaçlardan bile daha fazla mortaliteyi azaltıcı etkisi vardır, örneğin kalp hastalıkları. böyle bir durumda zaten insanların sigara ile savaşa küfür edecek boyutlara gelmesi sigara ile savaşın aslında ne kadar gerekli olduğunun bir göstergesidir. çünkü hasta olunca doktorun verdiği ilacı şifa umuduyla çaresizce içecek olan çoğu kişi; mevzu sigaraya geldiğinde oluşturulmuş alışkanlıkları sebebiyle sigarayı bırakamıyorsa sigaranın ve sigara şirketlerinin her türlü pisliğini öğrenmekle yükümlü doktorların sigara ile her türlü savaşı vermesi sadece boyun borcudur. -
arada bir içtiğim, arkadaşlarımdan otlandığım, arada paket aldığımda da para üstünü tekelci amcama güvendiğimden bakmadan cebime tıktığım için ortamlarda konuşulmadıkça farkında olmadığım hadise. -
insan hayatını olumsuz etkileyen bu kötü alışkanlığın azaltılmasına hatta az oranda da olsa bırakılmasına vesile olmasının yanısıra ülke ekonomisine de katkısı yüksektir. lakin zamlardan yılan ve bu alışkanlığa sahip vatandaşların büyük oranı, kalitesiz dökme tütüne yönelmiştir ve bu kötü alışkanlıkları sağlıklarını daha ciddi tedit etmeye başlamıştır.
edit: uzun süre kullandıktan sonra bıraktım, bırakilabilir, bırakın. -
yetişkin bir insanı kötü alışkanlıklarından vazgeçirmek için, bahsi geçen alışkanlıktan mahrum bırakmaya çalışan zihniyetçe yararlı olan zamlardır. lakin bakıldığında tiryaki olan şahsı vazgeçirmekten ziyade şahsı daha fakir olmaya ve hayat standartlarını düşürmesine sebep olmaktadır. bunun yanında bireyi kaçak sigara, kalitesiz tütün gibi daha toplum ve birey açısından daha zararlı şeylerin kullanımına teşvik etmektedir.
"sigaraya zam yapalım ki bıraksınlar" mantığı, "kanser ilaçlarını daha pahalı yapalım ki insanlar kanser olmamaya çalışsınlar" ve ya "benzine zam yapalım ki insanlar toplu taşımada göt göte seyahat etsinler, trafik rahatlasın." mantığı ile birebir örtüşmektedir. diğer açıdan bakıldığında erişkin bir bireyin, biberonu alınan çocuk gibi zamanla onu unutması mümkün değildir.
apayrı bir açıdan bakacak olursak psikolojik ve fizyolojik bağımlılığı bulunan bir bireyin sigarayı bırakmayı gerçekten istemediği sürece bunu yapabilmesi çok nadiren rastlanılan bir durumdur ve genellikle tekrar başlamasıyla son bulur.
özet geçecek olursak, birey sigarayı bırakmayı gerçekten istemediği sürece zam yaparak onda sigarayı bırakma isteği oluşturmayıp daha düşük standartları olan bir hayata itiyorsunuz. çünkü sigara içen insanların çoğu bırakmak istediğini söylese de sigara içmeyi gerçekten seviyorlar. dolayısıyla zam, sigara ile mücadelede etkili bir yöntem değildir. -
yetmez ama evet sözünün en geçerli olduğu alan, içen adam her türlü içer diyenler de içsin madem çok meraklılar. -
kesinlikle daha da artmasını istediğim zamlardır. içmeyin aga. zaten zehir zıkkım. niye içiyorsunuz bile bile? -
o kadar zam yapılmasına rağmen hala ve hala içilen. diğer harcamalardan kısıp yine de para harcanılan, üstüne üstlük içmeyi bırakmayıp kaçak sigara alımını arttıran hatta buna teşvik etmeye sebep olunan hareket (bkz: victory) -
ben hep 4,50 liralık içtiğim için etki etmeyen za... kendim de içmeme istinaden, annemin günde iki paketi devirdiği, buna bağlı olarak astım, damar tıkanıklığı gibi bilumum sigara kaynaklı hastalıklar yaşadığı için "bak zam da geldi alma artık şunu, bırak" ikiyüzlülüğü yapamadığım lanet olasıca zehir. umarım daha da artar, az bile bize. -
şuraya türlü türlü küfür giresim var. içtiğin alkol de zararlı, yediğin fast food da zararlı. "içmeyin arkadaş, zehir zıkkım" diye bir savunma mı var bu zamlara? dumanından rahatsız oluyorum, diyenler var. zaten açık alanda içiliyor sadece bu zıkkım. ki yine de geliyor dumanı dersen. içtiğin alkolün etkisiyle yaptığın o çok sesli, gereksiz muhabbetin de, fast fooddan yiyip yiyip osurman da geğirmen de beni rahatsız ediyor. bira avrupa'da 1 dolar niye burada 10 tl'ye içiyoruz, demeyi biliyorsun. bu zamlara nasıl hak verilebiliyor benim aklım almıyor. hani özgürlük istiyordunuz? bırakın allah aşkına. kimsenin kimseyi "zararlı zaten içmesinler" diye düşünmesine gerek yok. içen içsin. bunun çözümü her yerde sigara içene özel alan yapılmasıdır. nasıl alkolsüz mekanlar varsa, sigarasız mekanlar da olabilir. -
devletin halktan vergi almak için kullandığı bir başka akıllıca yöntem. devlet bir vatandaştan aylık 60 lira osuruktan vergi vereceksin dese "hop çüş noluyoruz? bu kadar vergi mi olur ?" deriz hemen. ama sürekli tükettiği ve tüketmeye devam edeceği sigara gibi ürünlere 2 lira zam koyarsa vergi için günlük bir paket sigara tüketen adam paşa paşa haracını vermiş olur devlete.