1. oturduğum yer itibari ile suriyeliler ile çok karşılaşıyorum. bazıları gerçek anlamda yobaz olsa da içlerinde gerçekten bilgili saygılı insanlarda mevcut. güncel de suriyeliler ile ilgili bir yorumu görünce bir suriyeli ile aramızda geçen konuşma aklıma geldi.

    suriyelinin anlattığına göre beşar esad aslında ülkeyi yönetmek istemiyormuş. kendisi avrupa da eğitim görmüş bu diş hekimi imiş. abisi trafik kazasında ölünce ülkeye dönüş yapmak zorunda kalmış. abisinin ölümünden birkaç yıl sonra babası da ölünce ülke yönetimini devralmış.

    kendisi ülkeyi çok iyi yönetiyormuş. halka ücretsiz yiyecek, elektrik, su, benzin gibi yardımlar yapıyormuş. yardım demek doğru olmaz aslında bunlar her vatandaşın hakkıymış. çalışma saatleri neredeyse yok gibiymiş. günde 6-8 saat arası çalışıyorlarmış. ayrıca evdeki tüm bireyler değil, 1 kişinin çalışması ile tüm ev halkı geçiniyormuş. bilirsiniz suriyeliler en az 6 kişilik ailelerden oluşuyor. ve kendisinin söylediğine göre yıl boyunca sadece 7 ay çalışıyorlarmış. geriye kalan 5 ay ise aileleri ile vakit geçirmeleri için tatilmiş.

    bende madem bu kadar rahatsınız ne oldu da iç savaş çıktı ülkenizde, neden terkettiniz ülkeyi diye sordum. kendisi kaba bir tabirle "bize rahat battı" dedi.

    ne demek istediğini sorunca; bu kadar rahat içinde yaşayınca sosyal platformlarda örgütlenip ayaklanmışlar. şu yasak kalksın, yok buda böyle olmalı, diye mitingler yapmaya başlamışlar. birgün esed in sinirleri atmış ve hepsini vurun demiş. bombalar, patlamalar derken kendimizi burda bulduk dedi.


    anlattıklarının ne kadar doğru olduğunu bilmiyorum. sadece buraya aklımda kaldığı kadarıyla mışlı geçmiş zamanda anlattım.