• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (7.33)
sürü - zeki ökten
hayatları ve geçimleri hayvanlar ve hayvancılık üzerine kurulu aşiretin reisi hamo’nun (tuncel kurtiz) oğlu şivan (tarık akan) düşman aşiretin kızı berivan (melike demirağ) ile evlidir. hayvancılığın eskisi gibi para getirmemesi yüzünden durumu bozulan hamo, oğlunun aşiretten ayrılmak istemesiyle çılgına döner. hamo ve oğulları, adamlarıyla birlikte son sürüyü ankara’da satmak için trenle yola çıkarlar


  1. 1978 yapımı, yılmaz güney’in senaryosunu hapisteyken yazdığı, zeki ökten’in yönettiği sürü filmi, asıl olarak, hayvancılıkla uğraşan ve geçim sıkıntısı yüzünden son sürülerini satmak üzere ankara’ya yolculuk etmeleri gereken bir kürt aşiretini anlatıyor. fakat filmi asıl çarpıcı yapan, işin bununla kalmaması, filmin türkiye’deki birçok temel soruna değinen birçok alt hikaye içermesidir. töreyi reddeden bir oğul, aşiret çatışması, rüşvet, kadının hakir görülmesi, hırsızlık ve hastalık... insanların içinde bulunduğu zor koşulları ve mutsuzluğunu, üstüne üstlük medet umdukları büyükşehrin onlara sırt çevirişini yılmaz güney’in gözünden ve bazen de şahsen onun dilinden konuşarak anlatan yapım, türkiye sinemasında kendi türünün önemli klasikleri arasında.

    bir yanda kadınların sadece bir nesne gibi kullanıldığı, geleneklere bağlı ataerkil bir toplumu, diğer yandan genç bir çiftin bu baskıcı toplum modelini kırmaya çalışmasını görüyoruz filmde. filmde melike demirağ hiç konuşmayan ve çocuğu da olmayan gelin berivan'ı canlandırıyor. kocası şivan'ı çok sevmesine rağmen onunla bile konuşmuyor. berivan, hamo’nun aşireti için uğursuz, lanetlenmiş ve istenmeyen bir gelindir. oğul şivan, onu sınırlayan ve ailesine bağlı olmasına neden olan geleneğe isyan ediyor. kadının adı ve sesi olamayan bir toplum ne de olsa. hele o zamanlar hele bir feodal aşiret içinde.

    sürü filmi ayrıca yıllar sonra, 1980 yılında 12 eylül askeri darbesi nedeniyle yapılamayan altın portakal film festivali için 12 ekim 2011'de düzenlenen "geç gelen altın portakallar" gecesinde 1980 "en iyi film ödülü"nü aldı.
  2. yılmaz güney bu filmi cezaevinde yazmıştır. filmin müziklerini ise zülfi livaneli yapmıştır.
    öyle bir filmdir ki tuncel kurtiz'i izlerken büyülenebilirsiniz. zira filmin son sahnesinde ankara kızılay'da kamera bir yere gizlenmiştir. ortada ne set vardır ne de ekip tuncel kurtiz uzaktan kadraja girer ve oynamaya başlar. o kadar gerçekçidir ki insanlar şaşırıp kalır zaten amaçta budur o sahneyi tekrar bu açıdan izlerseniz dediğimi daha iyi anlarsınız.

    ayrıca binbir türlü zorluklarla çekilmiş bir filmdir. set işçileri parasını alamadıkları için grev yapmışlardır. lakin işin garibi set işçilerine bu grev hakkını, sendikayı tanıtan anlatan tarık akan'dır. yine kendisi işçileri ikna edip zorla filmi bitirmiştir.

    hala izlemedi iseniz bu hafta bu filme 2 saatinizi ayırın eminim pişman olmayacaksınız.