1. genellikle toplumların eskiden beri süre gelen tek adam siyasetinin, günümüz demokrasisini kaldıramaması/sindirememesi/anlayamamasından kaynaklanan bir siyasi tutum.

    türkiye siyasetine baktığımızda etkisini çokça hissederiz. kimimiz bundan yakınır,hayıflar; kimisine bunu yapma dersin "paralelci" olursun. alışırsın bunla yaşamaya, üzülsen dahi.

    peki nedenleri nelerdir bu tutumun, bir bakalım:
    öncelikle bizim gibi demokrasi savaşı vermemiş, bu uğurda kan dökmemiş devletler aynı bizim yaşadığımız sıkıntıları çekerler. çünkü toplum özünde; her şeyi bilen bir lider arar. bakıldığı zaman kurtuluş savaşının bir bağımsızlık savaşı olduğu, demokratik bir olgu içermediği açıktır. yani demokrasi bize tepeden indirilmiş, hala anlayamadığımız bir kavramdır.

    bir diğer sebebine gelecek olursak, türkiye gibi siyaseti stabil olmayan devletlerin ortak kaderi olarak; yeni gelen ideolojinin eski ideolojiyi sindirmesi olarak görebiliriz. buna en güzel örnek 68-78 kuşaklarındaki asi gençlik darbeler ve izlenilen siyaset ile sindirilmiş hatta tükenmiştir. bir diğer örnek ise; cumhuriyet döneminin ilk yıllarında; osmanlı imparatorluğu gelenekçiliği yapan insanların sindirilmesi, öldürülmesidir. sinmiş bu toplum elbet bir gün tekrar çıkacaktı ve de çıktı.

    sebepleri uzatabilmekle birlikte işin esas sebebi insandaki taraf belli etme telaşıdır. halbuki kim yaparsa yapsın; yanlışa yanlış, doğruya doğru diyebilen bir toplum olabilmek esas meseledir. benim yoğurdum ekşi demediğimiz müddetçe partiler üstü siyaset yapmayı ve modern toplum olmayı unutalım. ve emin olalım insanını seven, ülkesini seven her birey özünde birdir.