-
- o mesajı ne b*k yemeye attın ki şimdi. çenen rahat dursa elin ayağın rahat durmuyor. mallığına ne zaman doyacaksın acaba. allahtan kilo yapmıyor. -
aklımdan bir şey geçirmek düşüncesi. (bkz: paradoks)
ama filleri düşünme dersem ne düşünürsün?(*:inception) eh, yani. normal bu. -
ben sanatla, müzikle içiçe yaşamak, hayattan keyif almak istiyorum. yapılacak bunca güzel şey varken ortaçağ karanlığını yaşamak niye? -
eski sevgilimin yeni profil fotoğrafında goguslerinin çok büyük cikmasi. anormal biseyler var. bu kadar buyuk degildiler. ya da yokluktan onlari büyük goruyor olabilirim. -
"yağmurun sesine bak, aşka davet ediyor"...erkin baba'dan
elimde kahve, buğulu bir cam önünü, sis ve bardaktan boşanırcasına yağan yağmurda aklımdan geçenler -
tamam işte olmadı kafe açarım liselilerle liseli kalırım. bi' kivi bi' çay isterler. ama ben tanırım o çay isteyeni. demli sever, şekersiz. götürürken de yanına şeker koymam. rengini gördüğünde ve şekerlerin yokluğunu farkettiğinde mutlu olur bilirim. kitaplarımı okurlar, onlara antik gibi gözüken fanzinlerimi çalarlar. kızmam da nasıl kızayım. sanki ben yapmıyorum. evet evet, böyle yaşlanayım ben.
ya da bakkal mı açsam? mahalle bakkalı böyle. beton sitelerde yine betondan yapılma samimiyetler arasında bakkal hikayeleri hep eksik kalıyor. artık bir hikayede rol alayım. özne olayım hem. çocuklar evin bozukluk köşesinden az biraz çalıp cips alsınlar.
ya da kantinci mi olsam?
ya da küçük bi' pastanem olsa?
ya da starbucks muadili kahveci?
ya da sadece bitki çayı sattığım dükkan?
yok yok. en iyisi durayım ben. hayatım boyunca sadece durayım.
durmak süper bişey zaten ağaçlar haklı. -
bu ay da para yetmeyecek:( -
en güzel şey hayal etmek. peki gerçekten yaş ilerledikçe hayal etme yeteneğimiz, etrafımızdaki koca çınarlar gibi körelecek mi? işte bu beni çok korkutuyor. -
keşke babam kucukken sanayiye vereydi çalişmaya -
uğruna fedakarlıkar verilecek kadın neredesin, çık artık karşıma