1. yeni evlenen ciftlerin ilk yillarinda evlerine tv almayarak yaptiklari icraat. biz modern bir cifftiz artik aksamlari tv yerine kitap okuyacagiz sohbet edecegiz demeleri. peki sonucunda ne mi oluyor. bir sure sonra karisinin birbirlerinin dirdirindan bikan bu cift buyuk bir hevesle tv aliyorlar .peh peh peh peh
  2. başlığı televizyona gömülmeyi bırakmak olarak ele alacak olursam yapacak daha güzel şeylerin varlığını keşfetmek kafi geldi diyebilirim.
  3. günümüzde çok matah olmayan bir eylem.
    10 yıl önce mecburiyetten düzenli izlemeyi bıraktım. hiç mi faydası olmadı? tabii ki oldu. televizyon başında kitlenip kalan biriyim ben. haber, dizi, kadın programı ne varsa artık izliyorum, çevrede izlememe izin vermeyen olursa da çirkinleşiyorum. çocukluktan kalma belki bilemiyorum. eğer benim gibi televizyonda verilen neyse süzmeden izliyorsanız bir nebze mantıklı tabii. ama konumuz bu değil.
    zaman değişti teknoloji gelişti, televizyonu yerine interneti koyar olduk. internette izlediğimiz dizilere bağımlı olduk bu sefer. sadece araç değişti sonuç aynı. "haftaya muhteşem yüzyılda ne olacak" diye merak eden annemle "haftaya got'ta ne olacak" diye merak eden ben arasında ne fark var?
    televizyonu ve ya onun yerine koyduğunu her neyse onu ne için kullanıyorsun? buna göre değişir her şey. aynı şeyi sadece senin belirlediğin bir zamanda yapıyorsan sadece, değişen tek şey biraz daha özgürleşmenizdir.
  4. evimde televizyon yok, yani var da arka odada yerde duruyor, böyle eğreti bir anteni falan var yani çatal kullansan daha işe yarar. annemler kalmaya geldiğinde acun izlemek için ^:acun annemi de bağımlı yaptı^ salona getirilip açılıyor sadece.

    ben televizyon izlemiyorum, öyle aramıyorum da. zaten istesem de vakit bulamam falan neyse... diyeceğim şu; size de olmuyor mu ya tv izlemeyenler;
    mesela bakkala giriyorum, para üstü beklerken televizyona kitlenip kalıyorum. kafede falan dikkatimi karşımda konuşan kişiye veremiyorum. annemlere gidiyorum mesela diyolar madem bu kadar izliyorsun senin eve de iyi bir televizyon alalım.

    öyle kafamı vererek veya sahnelere dikkat ederek izleyemiyorum zaten. daha çok akıp giden görüntülere kitlenip kalmak benimkisi. hani bebekler ağzını açıp kalırdı ya eskiden, öyle bir hal.
  5. ben bazen kendimi hiç hissetmiyorum bile
  6. yalnızca evde ses olsun diye açardım eskiden. üniversitedeyken. yalnızlığın balçık gibi her yanı dolduran ve hatta ciğerlere de dolan bıktırıcılığına bir şeffaf perde çeksin diye kullanılır.
    açarsın, dinlemezsin. istiklal'de durup, hayatın farkına varır gibi olursun. etrafında insanlar, dertler, istekler, sevmeler, kavgalar, boşluklar, hayvanlar, hayvanlar, sesler.
    ses olur sadece. gelip geçerken, sessiz sinema gibi olmasın izlenirken hayatım dersin.
    cuvara içelim.
  7. gün geçtikçe televizyon gerçekten gereksiz bir cihaz olmaya başladı artık habere veya görsele ulaşmanın en kolay yolu internet bağlantısı olan bütün cihazlarda mümkün bu sayede tv nin dayatmasından kurtulmuş olduk bir şeyler izleme bağımlısı olmaktan degil. mesela ben tv hiç denecek kadar az izliyorum ama game of thorones bir an önce başlasinda izleyeyim derdindeyim bir görsele bağımlılık olmuş yani.
  8. yaklaşık 2 yıldır izlemiyorum. nadiren natgeo falan açık oluyor ama o zaman da sesi kapalı oluyor.
    bugün tesadüfen bi yarışmaya denk geldim ve ne kadar doğru bir iş yaptığıma tekrar emin oldum. yarışmada 4 kız yemek yapıp temizlik yapıp bir oğlanı ağırlıyor gönlünü hoş tutuyor (arada oğlanın annesi de gelip teftiş ediyor tabi ki) son gün de oğlan kazananı seçiyor.
    wtf
  9. bazen şükrediyorum izdivaç ve yarışma programlarında ki insanları gördükçe .. bazende çok çılgın fikirler geliyor aklıma bir program düşünün herkesin kafası cok yuksek belki o zaman dengelenir bu saçma kafalar .
    belit