tenis



  1. arkadaşım elime raketini verdi 2 dakika tut diye. top da vardı kortta. sonra başladım bu spora. bir daha da bırakamadım. belki oyna(ya)mıyorum şimdi ygs sebebiyle ama hala kalbimin bir parçasıdır. 13 günde 10 kilo vermemi ve bunu yaparken zevk almamı sağlayandır. aydının küçük bir ilçesinde haftada bir antremanlarımı izlemeye gelen hayranlar kazandığım ve sayesinde çok güzel bir arkadaşlığın temellerini atmamı sağlamış spordur. ve tabi ki bir spordur. sizi düşünmeye zorlar. vücudu dinç tutar. yararları saymakla bitmez. ayrıca sanılanın aksine öyle golf gibi bir zengin sporu da değildir.
  2. takım oyunlarındaki birlik beraberlik duygusunu rakibinizle yaşadığınız spor.
    saygının hala mevcut olduğu nadir sporlardan. maç bittikten sonra rakibiniz elinizi sıkarsınız. maç sırasında rakibinize pardon dersiniz. bir tenis maçı izlerken sessiz olmak gerektiğini bilirsiniz.
    insana kendisini iyi hissettiren spor. imkanınız varsa hiç düşünmeden başlayın.