• youreads puanı (7.00)


  1. tum hayatini mars'a insan gonderme planlari ustune adamis bir adamin (robert zubrin) bu tutkusunu anlatan 2007 yapimi bir belgesel film...

    siradisi herhangi bir is basarabilmek icin tutku en onemli gereklilik... dolayisiyla isin yapilabilirliginden bagimsiz olarak ben boyle adamlara, onlarin tutkusuna hastayim, ve amerika'nin bugun dunyayi yonetmesinin arkasinda bu tur adamlar olduguna eminim...

    zubrin cok mantikli bir noktayi tekrar hatirlatiyor: insanlik, daha dogrusu nasa, son 30 yilda uzayda pek dise dokunur bir is yapmadi... insanlarin aya ayak basmasinin ardindan sevki tavan yapmis koca bir nesil muhendis ve bilimadami bu arada emekli oldu...

    nasa'nin roketlerin uluslararasi uzay istasyonunda montajini gerektiren ve 455 milyar dolar gibi imkansiz bir butce isteyen planina alternatif olarak, zubrin ve yoldasi, david baker, amerikan hukumetine 55 milyar dolarlik cok daha basit ve cok daha kisa vadeli bir plan sunarlar:

    insanli bir uzay aracinin dunya'dan mars'a gidip gelebilmesi icin gereken yakit miktari cok buyuk olacagindan, ve onun gerektirecegi devasa bir roketi firlatmanin imkansizligi yuuznden, zubkin ve baker mars'a 2 ayri roket firlatilmasini onerirler.

    buan gore ilk roket insansiz olacak, ve ikinci roketin gelisine dek gececek 6 aylik surede mars'in karbondioksit agirlikli atmosferinden metan/oksijen yakiti ve solunabilir hava uretecektir. (co2 + 2h2 --> ch4 + o2).

    ikinci roket 4 kisilik bir ekip tasiyacak ve ilk roketin urettigi oksijeni kullanarak mars yuzeyinde 1.5 yil gecirecektir. bu sure, mars ve dunya'nin yorungelerinin birbirine an yakin olacagi anin tekrarlamasi icin gereken sure.

    ne anlatiyorsam ben de, youtube'da var, izleyiverin

    cocuklugu uzay ve astronomiye hayranlik duyarak gecmis, ancak bu konuda derin hic bir bilgisi olmayan siradan bir muhendis olarak, zubrin ve baker, biraz fazla iyimser gibi geldi bana... radyasyon konusunda misal, sigaradan daha tehlikeli degil babinda bi sey diyor zurbrin... akla gelen her ciddi sorun icin bir mantikli aciklamalari, bir b-planlari var, ama kalkisilan is o kadar urkutucu (ve buyuleciyi) ki o yolculuga cikacak ilk insanlarin gercekten olganustu olmasi gerekiyor.

    neticede, bu belgeselde anlatilan yolculuk fikri kesinlikle akla yatar bir oneri, ve o arada eger dunyayi havaya filan ucurmaz isek, biz eninde sonunda mars'a ve daha otesine gidecegiz... belki de 2050'ye kalmadan...