arkadaş tavsiyesi ile kapalı betasında epey vakit geçirmiş olduğum, an itibariyle kapalı olan, ancak toplanan verilerin ardından geliştirilip tekrar kullanıma açılacak olan oyundur. değerlendirmelerim şu şekilde:

1) yapım aşamasında olduğu bazı commander gruplarının henüz ayrıntılı gelişmemiş olmasından belliydi. aslında bunun dışında gözüme çarpan bir eksiklik olmadı. ses efektleri ve grafikler gayet doyurucu. normal total war serisinden kopmadan harika bir oynanabilirlik sunulmuş.

2) friendly fire olayı çok can yakıyor. bu özellik melee birliklerin teke tek kapışmalarda bütün özelliklerinin değerlendirilmesi için öne çıkarılmış olabilir.

3) çok fazla birim var, gelişim aşamasının yavaş ilerlemesi normal ama benim canımı sıktı. 2 haftalık premium süresi bitince fazladan gelen %50 exp de gidecek diye endişeleniyordum, neyse ki günlük %250'ye kadar varan bonuslarla bu sorun aşıldı.

4) strateji ve takım oyunu gerçekten önemli. bir arkadaşınızla birlikte oyuna girerseniz tadından yenmiyor. ilk tecrübemi paylaşayım hatta:

ilk oyunda roma imparatorluğu'ndan germanicus'u seçtim, sadece piyadelerden oluşan bu ünitelerin filmlerden aşina olduğumuz savunma ve saldırı özellikleri vardı. arkadaşım greek'lerden bir cavalry general seçmişti ama başlangıçta mecburen en temel birim olan melee infantry ile oyuna girdi. sürekli birlikte hareket eden 6 ünitemiz vardı ama kalan 24 dost üniteyle koordineli hareket etmek mümkün değil tabi. arkadaşım sol kanattan ormana doğru hücuma kalktı, ben de piyadelerimle onu izledim. bir süre sonra başlayan ok yağmuruyla, gitmeyi planladığımız ormanın düşman okçularını gizlediğini anladık. bu esnada ben pc başında romalı komutan moduna girdim. melih hemen arkama geç oğlum, ben kalkanlarla giriyorum diye elemanı geri çektim. melih arkamda kaldı, bizim romalılar da bir kalkan duvarı örüp okçulardan korunmaya yarayan formasyona girdi, ormana doğru yardırmaya başladım. ok yağmuru melih'in piyadelerini değil de benim kalkanları hedef almaya başladı, ama inanılmaz havalı bir ilerleyişim var görmeniz lazım... neyse bu gazla devam ederken aniden karşı tarafın piyadeleri önüme çıktı, ben ne olduğunu anlayamadan ilerleyişim kesildi. bu sırada okçulardan korunma pozisyonundayken piyade saldırılarından daha fazla hasar alıyormuşum, onu fark ettim ama biraz geç oldu. bizim elemana baktım nerede kaldı diye, fark ettim ki melih bana yardıma gelecekken birkaç düşman oyuncu da onu karşılamış. biz ikimiz 6 birlikle ilerlerken 12-16 düşman ünitesiyle karşılaşacağımızı düşünmemiştik hiç. böyle olunca patladı tabi. geri dönme emrini verdim, vermez olaydım. düşman birliklerinden hafif uzaklaşır gibi olunca kafamıza mancınık ateşi inmeye başladı. sonuç olarak iki arkadaş tamamen dağıldık. maçın devamını izlemeden çıktık oyundan.

siz takım oyununun önemini anlayanlardan olun. sürüden ayrılanı gerçekten kurt kapıyor.