ümit yaşar oğuzcan

Kimdir?

1926 yılında tarsus’ta doğan ümit yaşar oğuzcan, eskişehir ticaret lisesi’nden mezun olduktan sonra bankacılık alanında çalıştı. ancak yayın dünyasıyla bağını her zaman korudu ve 1960 yılında ümit yaşar yayınları’nı kurdu. daha sonra 1965 yılında yeni dergi adlı bir hiciv ve mizah dergisi çıkartan ümit yaşar oğuzcan, çeşitli gazete ve dergilerde de yazılarını yayımlamaya devam etti. şiirleri ve taşlamaları her zaman büyük ilgi gören oğuzcan’ın birçok şiiri de bestelendi. 1984 yılında aramızdan ayrılan ümit yaşar oğuzcan’ın yapıtları ölümünden sonra şiir denizi 1-2, taşlamalar hicivler 1-2, rubailer dörtlükler, anılar düşünceler, aşka dair nesirler adıyla yeniden derlenmiştir.



  1. "sen sevildiğin için bu kadar güzelsin. ben sevilmediğimden çirkinim." diyen, gönlümdeki yeri bambaşka olan şair.
  2. bir adam düştü galata kulesi'nden...
    tam 23 kere intihara kalkışmış ve her birinde de inatla hayata itelenmişti ümit yaşar oğuzcan. pek kişi bilmez bu hikayeyi, “acılar denizi” şiirinin nereden geldiğini ve asıl vicdan azabının ne olduğunu.

    ümit hayattan kopmak için çok çabalamış lakin başaramamıştır. babası lütfü bey, annesi güzide hanım kahrolur oğullarının vaziyetine. tabii bir de vedat var. ümit yaşar'ın biricik oğlu. babasına duyduğu müthiş bir öfke var içinde; defalarca gözlerinin önünde intihara kalkışmış olan babasına. dün bir kez daha canından vazgeçmişti ümit. babası lütfü oğuzcan zor yetiştirmişti oğlunu hastaneye ve oğlundan çok torunu için endişelenmişti bu sefer lütfü bey, vedat'ın gözleri artık korkudan çok kin ile ıslanmıştı. dayanamıyordu çocuk, aciz bir babanın ölüme koşup varamayışına tanıklık etmekten yorulmuştu. tedavi edildikten sonra taburcu ettiler ümit yaşar oğuzcan'ı. ümit'in içinde yaşadıkları bir kenara vedat ne hissediyordu acaba?
    ***
    sonrası;
    duydukları gürültüyle kıraathaneden fırlayanlardan biri “eyvah!“dedi. “düştü çocuk, galata'dan düştü! yetişin.” yerde yatan çocuğun etrafında toplanan kalabalık çocuğun elinde bir kağıt buldular. sımsıkı kapalı parmakları, avucuna hapsolmuş bir kağıt... zorlukla aldılar ellerinden kağıdı. şöyle yazıyordu buruşmuş kağıtta;
    “intihar öyle edilmez, böyle edilir baba!”
    ***
    6 haziran 1973
    pırıl pırıl bir yaz günüydü
    aydınlıktı, güzeldi dünya
    bir adam düştü o gün galata kulesi'nden
    kendini bir anda bıraktı boşluğa
    ömrünün baharında
    bütün umutlarıyla birlikte
    paramparça oldu…
    bir adam düştü galata kulesinden
    bu adam benim oğlumdu.
    - ümit yaşar oğuzcan

    (bkz: #170333)

    alıntı.
  3. o benim işte

    biraz kül, biraz duman,
    o benim işte...
    kerem misali yanan,
    o benim işte...
    inanma gözlerine ben ben değilim
    beni sevdiğin zaman,
    o benim işte...
  4. “dinsizdim istanbul’da minareler üstüme yıkıldı
    yoksuldum kudüs’te kiliseler kabul etmedi beni
    gelme diyorsun
    bu gel demektir
    birazdan akşam olacak
    rachmaninof’la bir meyhanede içmeliyim bu gece
    sonra sana gelmeliyim
    rachmaninof nereye giderse gitsin”

    iki kişiye bir dünya