-
bugün uyandığım olaydır. her şeyi geride bırakıp gitmek istedim. araba alabilecek maddi gücüm yok, bende motorları kurcalayayım dedim. hayallerimi süslediğinden pahalı ucuz demeden harley davidsonlara göz attım. bi kaç fiyat karşılaştırması yaparken şunu farkettim. u.s.a'de 2.500$ olan motor ülkemizde 35.000tl. zannedersem bu ise devletin dört tane alırsan birini sana verebilirim deme şekli. vergi. -
işleyiş basittir. bordroluysan boku yedin. yok değilsen senden kralı yok. esnafın vergi levhalarına bakın, sende 3000 lirayla geçinen adam görürsünüz. gerizekalı değilseniz, "adama helal olsun, 300 lirayla ev geçindiriyor" demezsiniz. devlet gerizekalı olduğundan, ya da salağa yattığından vergi yükümlüsü olanları denetlemek yerine kdv gibi göte kaçıcı vergiler koyup kaybını dengelemeye çalışır. bordrolulara da ağlamak düşer.
ha vergi kaçırmak bence ahlaksızlık değil zorunluluktur. herkes vergisini hakkıyla verse sanki kdvsi cartı curtu kalkacak mı? nah kalkacak. baktığın zaman hakkınla vergi versen zaten eline bir şey kalmıyor. dükkan açtın ya da ticaret şirketi kurdun diyelim, zaten bunları açana kadar götünden kan alıyorlar, bir dünya para harcıyorsun. işletmeye başladıktan sonra bu sefer komple götü alıyorlar.
ulan zaten işletmeyi açana kadar önüme taş koyuyorsun, bir gram faydan yok, mal alıyorum vergi veriyorum mal satıyorum yine vergi veriyorum, mali naklediyorum benzinine, naklettiğim arabasına bayılıyorum, fiş kesiyorum fiş kağıdına bile vergi veriyorum anasını satayım. bir de gelirimin %50'sini alacaksın he mi? oldu canım. sana yedimezler o parayı. o yüzden vergi kaçırmayı her türk vatandaşının kendine ödev edinmesi lazım gelir. -
vergi mükellefi iseniz- kümesteki kaz, değilseniz oflaz. felsefsesinde yürüyen haraç alma sistemidir. (bkz: çağ atlayan ülkeler.) şefkatli hükümetimiz de bazen kişilere özel vergi affı da çıkartabilir. -
gelir vergisi ve kdv üzerine kurulmuştur. yani vergiyi çalışan ve tüketenler öder. pastayı sermayedarlar yer. -
fakir halkı vergilerle soyup soğana çevrilirken, diğer tarafta şöyle işlemektedir. tıkla -
(bkz: herkes x lira verse adamları) -
(bkz: herkes x lira verse bisssürü x lira yapar) -
vergi, bir devletin hükümranlık haklarından doğan zor alımdır.
dolaylı vergiler ve dolaysız vergiler olmak üzere ikiye ayrılır.
dolaylı vergiler kdv, ötv gibi gelirden bağımsız olarak , tüketim veya alınan hizmet karşılığında herkesten aynı oranda alınan vergilerdir. bu nedenle fukara vergisi olarak tanımlamak daha doğrudur. gerçekten de , aylık geliri onbin tl olan bir kişi ile asgari ücret ile çalışan bir kişinin satın aldıkları peynire ya da benzine aynı oranda vergi ödemek zorunda kalması (ödedikleri vergiyi gelirlerine oranlandığımızda) adaletsiz bir durum yaratmaktadır. gelir dağılımı bozan en önemli etken işte bu dolaylı vergilerdir ve 2014 itibariyle türkiye avrupanın gelir dağımı en bozuk ülkesidir.
dolaysız vergiler ise gelir vergisi, kurumlar vergisi gibi elde edilen gelir üzerinden alınan vergilerdir. verginin tanımındaki "hükümranlık hakkından doğan zor alım gücünün" asıl uygulanması gereken vergi alanı olmasına rağmen maalesef ülkemizde lütfen ile af ile ve verginin kutsallığı gibi ucuz sloganlarla toplanmaya çalışılmaktadır.
şu örnek yeterince açıklayıcıdır. 2003 yılından 2014 eylül ayına kadar toplanan vergi tutarı 2 trilyon 261 milyar tl' dir ve bunun %70'i kdv, ötv gibi dolaylı vergilerdir.
şimdi neden dünyanın en pahalı benzinini kullandığımız daha iyi anlaşılmıştır umarım.