1. vergi, bir devletin hükümranlık haklarından doğan zor alımdır.

    dolaylı vergiler ve dolaysız vergiler olmak üzere ikiye ayrılır.

    dolaylı vergiler kdv, ötv gibi gelirden bağımsız olarak , tüketim veya alınan hizmet karşılığında herkesten aynı oranda alınan vergilerdir. bu nedenle fukara vergisi olarak tanımlamak daha doğrudur. gerçekten de , aylık geliri onbin tl olan bir kişi ile asgari ücret ile çalışan bir kişinin satın aldıkları peynire ya da benzine aynı oranda vergi ödemek zorunda kalması (ödedikleri vergiyi gelirlerine oranlandığımızda) adaletsiz bir durum yaratmaktadır. gelir dağılımı bozan en önemli etken işte bu dolaylı vergilerdir ve 2014 itibariyle türkiye avrupanın gelir dağımı en bozuk ülkesidir.

    dolaysız vergiler ise gelir vergisi, kurumlar vergisi gibi elde edilen gelir üzerinden alınan vergilerdir. verginin tanımındaki "hükümranlık hakkından doğan zor alım gücünün" asıl uygulanması gereken vergi alanı olmasına rağmen maalesef ülkemizde lütfen ile af ile ve verginin kutsallığı gibi ucuz sloganlarla toplanmaya çalışılmaktadır.

    şu örnek yeterince açıklayıcıdır. 2003 yılından 2014 eylül ayına kadar toplanan vergi tutarı 2 trilyon 261 milyar tl' dir ve bunun %70'i kdv, ötv gibi dolaylı vergilerdir.

    şimdi neden dünyanın en pahalı benzinini kullandığımız daha iyi anlaşılmıştır umarım.
    ee