• youreads puanı (9.71)


  1. bu harikulade şarkı bir de brian ve david bowie tarafından mart 1999'da şöyle söylenmiştir. sanırım stüdyo kaydından ya da herhangi bir canlı performansından daha fazla yer etti içimde.

    david bowie'nin bu şarkıya dahil olması süreci de şu şekilde gelişmiş; brian molko, abisiyle birlikte barbados tatilindeyken abisi bowie'den bir telefon alıyor, ve o esnada uyuyan brian'ı dürtüyor. uykusu bölündüğü için huysuzlanan brian ne olduğunu soruyor. "yok bir şey ya, istersen uyumaya devam et, telefondaki sadece david bowie" minvalinde bir cevap veriyor abisi de. bowie şarkıyı çok beğendiğini, aslını değiştirmeden yeni bir vokal düzenlemesi yaptığını söylüyor ve birlikte söylemeyi teklif ediyor. döner dönmez bir araya geliyorlar. yukarıdaki video da yanlış bilmiyorsam birlikte olarak ilk without you i'm nothing denemeleri.


    kariyerine bu videodan yalnızca üç yıl önce başlayan placebo'nun, müzik tarihinde erişeceği yerden henüz bihaber olan brian için david bowie ile birlikte, küçücük bir odada ve berbat çevre koşulları içerisinde, olabilecek en junkie pozisyonlarından birinin içindeyken şarkı söylemek muazzam bir gurur ve heyecan kaynağıydı. müzikal idollerinden biri -ki yaş ve deneyim bağlamında fersah fersah ileride biri- yanı başında, kendi yazdığı şarkıyı onunla birlikte söylüyor, hatta hata yaptığı yerleri özür dileyerek düzeltiyordu. placebo'nun birçok canlı performans ve röportaj videosunu izledim, ama hiçbirinde brian'ın bu derece içten ve mutlu şekilde güldüğünü görmedim. özellikle bir an var; aslı "tick tick" olan kısmı bowie yine "tick tock" şeklinde söylüyor, brian'ın o sırada doğru şekilde söylediğini duyunca çuvalladığını anlayıp özür diliyor, ve şarkıya devam ediyorlar. șarkısının onun tarafından yanlış söylenilmesinden bile onur duyacak kadar, sarhoșçasına mutlu hissettiği görünüyor. takdir edilmeye ve destek görmeye en aç olduğu dönemdi bence. kendi içindeki müziği yaratıyor ve dışarı yansıtıyordu ama ne kadar iyi ya da doğru olduğu, ne kadar tatmin ettiği konusunda şüpheleri vardı. bu işin ehli olarak gördüğü birinin takdiri, şüphesiz ki içinde bulunduğu yola daha motive olmuş, daha optimist ve daha tutkulu bir şekilde devam etmesi için onu teşvik etmiştir.

    bowie öldükten sonra yayınladığı yazısında da şöyle demiş nitekim:

    "i learnt so much from you, just by being in your presence, the conversations we had and, of course, watching you perform. you always had time for me. my band and I were tiny when we first met. nonetheless , you took us under your wing. you believed in us and gifted us with so many fantastic opportunities."