1. şuan öyle bir döküyor ki içini, ben derdim var demeye utandım.
  2. o kadar seviyorum ki. en sevdigimse sağanak yağmur varken içerde sıcacık onu izleyebilmek. ayaklarımı uzatıp pencerimin karşısına geçip, klasik müzik açıp saatlerce saatlerce izlemek. daha muhteşem bir şey düşünemiyorum bu hayatta.

    not: chopin'in nocturne no.20'sine gökgürültüsü inanılmaz eşlik ediyor. denemelisiniz.
  3. bazı insanlar vardır ki yağmurlu havalarda kendilerini daha iyi hisseder ve yürüyüşler yaparlar ıslanmak onlar için sorun değildir.
    bazı insanlar vardır ki yağmurlu havaları severler fakat ıslanmayı sevmediklerinden yağmuru camdan izlerler.
    ve bazı insanlar vardır ki yağmuru kapalı havayı ıslaklığı sevmez ondan uzak dururlar. oysa ki yağmur tabiat için bir canlanma, beslenme aracı iken yağmurdan kaçanların nasıl bir psikoloji içinde olduğunu anlamak zor. yağmur yağarken dışarı çıkamayacak durumda isem, mutlaka yağmur damlalarının tenime temas etmesi için balkona çıkarım sadece izlerim ellerimi dışarıya sarkitarak. yağmurları sevin, kirlenmiş ruhlarımızı temizler.