1. edgar dale'in yaşantı konisine göre;
    tatmada 1%, dokunmada 2%, koklamada 4%, duymada 10%, görmede ise 83% oranında öğrenme gerçekleşir

    belli bir zaman ^:yaklaşık 2 hafta^ içerisinde insanlar;

    okuduklarının 10%'unu, duyduklarının 20%'sini, gördüklerinin 30%'unu, duyup gördüklerinin 50%'sini, söylediklerinin 70%'ini, yaptıklarının ise 90%'ını akılda tutarlar.

    bu oranlar bende tamamen farklı gibime geliyor.
    one
  2. edgar dale abimizin 1900'lü yılların şartlarına göre geliştirdiği fakat günümüzde pek geçerli olmayan, uzun yıllar eğitimde kullanılmış olan bir sistemdir.

    gelişen bilim ile birlikte elde ettiğimiz yeni yaşantı konisi şöyledir.

    “hipokamp” (hippocampus) beynin orta bölümünde yer alan sistemin ramleridir.(burada yazar bilgisayar ram'inden bahsediyor)

    hipokamp bölgesi bilgilerin kalıcı hafızaya yazılıp yazılmayacağını belirler.beynimize ulaşan her türlü bilgi önem derecesine göre beyne kaydolmaktadır.

    merak ve ilgi duymadığımız bilgiler yani duyguların hareketlenmediği bilgiler düşük frekanslı elektrik sinyalleri şeklindedir ve zayıf sinaptik bağlar kurarak korteks'e yazılmayı beceremezler.

    duygular uyarıldığında bilgiler güçlü elektrik sinyalleri ile iletilerek güçlü sinaptik bağlar kurar ve korteks'e yazma işlemine geçilir.

    hayvanlarda öğrenme ve tekrarlama motivasyonu genellikle ceza/ödül sistemi ile yapılır.
    insanlarda da işe yarayan ceza/ödül sistemi öğrenme şeklinden bağımsız iyi bir hatırlatma ve unutmama metodudur.

    5-8 yaş arası çocukların anlamadığı bir dilde yazılmış olan kuran'ın ayetlerini kusursuzca ezberlemiş olmaları ceza motivasyonuna örnek teşkil edebilir.süreyi ezberlemeyen çocuklar avuç içlerine cetvel ile vurularak cezalandırılıyordu.ben kursa gittiğim dönemde ezberlemeyen hiç kimse ile karşılaşmadım.aradan geçmiş 30 sene ve ben o süreyi hala çok iyi biliyorum.

    buradan çıkarılacak kuram şudur.

    bir canlı yeterince motive edilirse öğrenebilir ve öğrendiklerini unutmaz.kimisi deneyerek öğrenir, kimisi okuyarak bunun bir standartı yoktur.dolayı ise öğrenme metodu önemini kaybeder.önemli olan öğrenmeye olan açlık ve motivasyondur.
  3. dün izlediğim lcd belgeselinde insan beyninin anda 11 milyon veriyi alabildiğini ama bunların sadece 200 tanesini tuttuğu anlatılıyordu. beynin faydacı yapıda olduğuna delalet eder. ^:bu da rüya yorumu gibi oldu^
    abi