yeter



  1. enough is enough!

    êdî bese!

    ¡ya basta!

    كاف

    բավական

    十分な

    denildiği de vakidir çeşitli halklar tarafından dünyanın başka başka yerlerinde. anlayana hiçbir şey demeye de gerek yoktur bu arada. ama anlamak anlayış ve erdem gerektirir. epeyce çalışmak gerek. çok kolay gelsin.

    not: e cipres limon bilmem kaç dilde yeter yazmayı bilmişsin aferin. fakat anadilin türkçe'de "gerek" sözcüğünü yazmadan 3 cümle üst üste yazamamışsın. cümleleri düzeltmiyorum. ancak özeleştiri babında bu notu düşmeden edemedim.
  2. yeter kavramını anlamak için, önce insan olabilmenin erdemlerini kavramanın gerekliliği kaçınılmazdır.
    örneğin, bazı akvaryum balıkları, yiyecekleri fazla yemin kendilerine zarar vereceğinin bilincinde değillerdir.