• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (9.00)
Yazar yaşar kemal
yılanı öldürseler - yaşar kemal
yaşar kemal'in bireyle çevresi arasındaki ilişkeleri irdeleyen romanı yılanı öldürseler ilk olarak 1976'da yayımlandı.
babasının intikamını almak için ailesinden ve köylülerinden gelen sürekli baskılara direnemeyen bir çocuğun romanı.

"yılanı öldürseler'deki derinlik hem ekonomik ve toplumsal yanları gösterilerek işlenen temanın anlamsal yoğunluk taşıması, hem de roman kişilerinin karakteristik özelliklerinin başarıyla işlenmesinden kaynaklanır."
- feridun andaç, yazınsal gerçekçiliğin boyutları-

"zengin yaratısı, yaşar kemal'i herkese seslenen zaman ötesi büyük klasiklere yaklaştırmaktadır."
- michel i. makarius, jeune afrique, (fransa)


  1. trajedinin romana dönüsmüs hali plan bir kitap benim icin. hic yapmak istemedigi bir suca toplum tarafindan itilen hasan´in hikayesini anlatiyor.

    yky'den cikan baskisini alirsaniz arka kapagini okumayin zira kitabin sonunu yazmislar. ben de ilgili cümleleri kitapla ilgili bilgi kismindan cikardim.

    yazarin en kisa romanlarindan biri, 102 sayfa. kitabın resimlerini abidin dino yapmis. yasar kemal'in, anlattigi hikayeye zemin olan kültürü iyi bildiği asikâr. kitapta insanlarin psikolojisini, toplum baskisini ve töreyi en ciplak haliyle anlatiyor. yasar kemal romanlarini severek okuyan biri olarak her kitabinda betimlemelerine tekrar tekrar hayran kaliyorum. cukurova insanlari ve yörenin cografyasi, sanki görmüscesine insanin gözünde canlaniyor.
    kimse
  2. yaşar kemal' in 1976 yılında yayımlanan romanı. aynı adla 1981 yılında sinemaya uyarlanmıştır. yönetmenliğini ve başrol oyunculuğunu türkan şoray üstlenmiştir.
  3. bir yaşar kemal klasiği.. anadolu ve de özellikle çukurova kokusu. yerleşmiş, kalıplaşmış adetler, töreler ve bunların arasına sıkışmış bir bir çocuk, hasan. yaşar kemal bu kitabında toplum baskısı insanı nasıl çıldırtır, nasıl yer bitirir çok iyi anlatmış.. hasan'ın çöküşünü, yok oluşunu izliyorsunuz resmen. yer yer bana ürkütücü gelen cümleler de olsa, betimlemeler kitabı daha da muhteşem bir hale getiriyor. okuyanın elinden bırakamayacağı bir eser.
  4. suçu toplum ve toplum ile devletin hukuku yaratır. yaşar kemal'in bunu bilmesi ve hikayesine bunu ince ince işlemesiyle ortaya bu roman çıkmıştır. okumaya başladıktan sonra "torostan büyüğüne darıdan ufağına söverek" geçmeye çalışacağınız yerler olacaktır. şaşırmayın.

    "baharda portakal çiçekleri öyle bir kokarmış ki kokularından insan sarhoş olurmuş..."

    !---- spoiler ----!

    finale yürürken hasan'ın toplum baskısı nedeniyle çıldırmaya ramak kaldığı, kırlangıç yuvalarını bozduğu, köydeki evleri ateşe verdiği sahneler çok vurucudur. yaşar kemal bu sahneleri gerçekten ince ince işlemiş, yeri gelmiş çocuğun rüyalarına başvurmuş, yeri gelmiş köylüyü konuşturmuş. çok acayip bir roman ortaya çıkarmış.

    !---- spoiler ----!
  5. yaşar kemal'in betimlemeleriyle bizlere çukurova'yı gezdirdiği, anavarza kayalıkları civarında uçan kartalların seslerini kulağımızın dibinden geçirdiği kitabı.

    kitabın sonu aceleye gelmiş gibi hissettirse de yaşar kemal'in kitabı yazarken vurgulamak istediği, toplum baskısının yaşamını cehenneme ve kendisini annesinin katiline çeviren hasan'ın işlediği cinayetten çok; toplumun bu cinayeti nasıl azmettirdiği, hazırladığı yani bu eylemi hazırlayan, yetiştiren süreci anlatması olabilir.
    akıcı bir dille yazılmış, tek oturuşta bitirebilirsiniz.

    ayrıca benim bir kütüphaneden edindiğim baskısında yaşar kemal'in yazmış olduğu bir notun mevcudiyeti, farklı bir hissiyatla okumama da neden oldu.